2012-2013 Faaliyet ve Değerlendirme Toplantısından Başlıklar

Orduspor Web sayfasındaki açıklamaları aynen aktarıyoruz

Orduspor başkanımız Doç.Dr. Nedim Türkmen'in 2012 - 2013 Futbol sezonuna ilişkin planlar, projeler, beklentiler, transferler, kamp süreci, bütçe, altyapı, transferler ve basında yer alan bir takım spekülasyon konusu olan sorunlarla ilgili açıklamalarda bulunmak üzere basın toplantısı gerçekleştirmiştir.

Atlaş Tv ve Tv 52'den Canlı yayınlanan basın toplantısından öne çıkan başlıklar ve ayrıntılar söyle;

Transferler ve Giden Oyuncular;
İyi yerlerde olabilmek için verilen mücadele kuşkusuz iyi şeyler yapa bilmek içindir. Bizde Hocamızın ön gördüğü şekilde transferlerle ve giden oyuncularımızla takımımızı yeni sezonun Orduspor'unu şekillenmeye çalıştık. Bonservis bedeli ödenerek Stancu Transfer edilmiştir. Ve biliyorsunuz ki Kendisinden çok umutlu teknik hocamız Cuper. Hatta "buradan başka bir takıma gidersem yanımda götüreceğim ilk oyuncu Stancu'dur" demişti hocamız. Çok inandığı ve güvendiği bir oyuncudur.

Transferle ilgili sağ açık mevkiine alternatif bir Türk oyuncu düşünüyoruz. Görüştüğümüz isimler var. Hocamız bu konuda fazla aceleci davranmıyor. 24 kişilik bir kadroyla devam edeceğiz. Burada altyapıdan 3 oyuncu var. Umut ediyorum ki inşallah kendilerine ilk 11 de yer bulurlar. Altyapıdan daha çok oyuncu yetiştirmemiz lazım. Burayı bir fabrikaya dönüştürmeyi amaçlıyoruz. Arsenal ile anlaşmamızı önümüzdeki ay yapacağız. Tesissiz altyapı da mümkün değil bu sahaları arttırmamız lazım. Bunlarla ilgili çalışmalarımız tüm hızıyla devam ediyor. Bizim gibi kulüplerin kurtuluşu bu yöndedir.

David barral'ı aldık Sporting Gijon'dan 2 milyon Euro bonservis parası ödedik. 5 milyon Euro'lardan başlamıştı pazarlığımız. 2 milyona kadar indirdik. La Liga'da 10 gol atan çok önemli bir oyuncu. Kamp döneminde de kendini gösterdi. Şamil Cinaz'ı da aldık Frankfurt'tan 225.000 Euro Verdik bonservisine. Yaklaşık 4.725.000 Euro'luk bir bonservis bedeline katlandık Orduspor olarak. Bu bir yatırımdır. Bunu yapmak durumundaydık. Biraz önce söylemiştim başarı varsa para var. Şunu da yapabilirdik. 12 milyon sabit geliri var 15-16 milyonluk bir takım yapalım olursa olur olmazsa olmaz da diye bilirdik. Biz bunu demedik. Çünkü bizim hedeflerimiz var. Biz burada taraftarlarımıza güvenmek istiyoruz. Ordu'muz da ki sanayicilerimize iş adamlarımıza güvenmek istiyoruz, medyamıza güvenmek istiyoruz. Sonuçta bu ordu'muzu temsil ettiğine göre herkes bu taşın altına elini koymalı. Biraz önce bahsettiği tabloyu bilerek herkes sorumluluğunu yapmalı, fedakârlığını yerine getirmeli.

Bizim 5 milyona yakın bonservis bedeli yükümüz var bu sene, takımın sayısını 29'dan 24'e düşürerek tasarruf yaptık. Burada da bir oyuncu bonservisi kadar tasarruf yapmış olduk biliyorsunuz ben maliyeciyim bunların hesabını da muhakkak yapıyoruz. Hiçbir şey ezbere değil bunu bilin. Gosso'yu istediğimiz bir fiyata satarsak bir diğer oyuncunun bon servis parasını da çıkarmış oluruz. Yani bu sene bizim yaklaşık 40.000.000 TL bir paraya ihtiyacımız var. Bu sene için 15.000.000.TL bir nakit açığımız var. Bunun her yöneticimiz 250.000TL nakit sağlaması koşulu ile 5.000.000 TL'lik bölümünü aşacağız. Bir diğer kaynak faktörüde; kombine ve reklam gelirleri ile bu açığı daha aza indirme çabası planı içerisindeyiz.

"Süper lig de bir takımı tutmak çok kolay değil çok adaletsiz bir yarış var. Bizim bir sezonda alabildiğimiz Stadyum gelirini diğer takımlar bir maç'ta alabiliyor.."

15 Eylül'de Kimden ve hangi kuruluştan ne kadar gelir aldığımızı Açıklayacağım.
Ne kadar kombine satıldığını açıklayacağım. Şunu yapmaya çalışıyoruz bakalım kendini temsil eden Orduspor'a Ordu ne kadar katkı sağlaya biliyor. Sanal alemde web sayfalarında kontrol ediyorum herkes bir şeyler istiyor. Bende uçağa binip Avrupa' ya maç yapmaya gitmek istiyorum. Süper lig'de şampiyon olmak istiyorum Avrupa'da bayrağımız dalgalansın istiyoruz ama bu gelirlerle olabilecek bir şey. Sanıyorum ki herkes kulübe çok para aktığını düşünüyor. Biz kombineleri geçen sene'de %30 düşüğüne satmıştık. Şimdi ben şunu anlamıyorum. Taraftar olmak taraf olmaktır. Sigara 8TL siz iki hafta da bir beraber ağlayıp sevindiğiniz takımınıza 15tl verip bir müsabakaya gitmiyorsunuz. Nasıl taraf olmak, taraftar olmaktır? Dolaysıyla biz sezon öncesinde kombine satışları, forma yada yan ürünler ile destek sağlaya bilmelerini istiyoruz. Bu sezon 23 müsabaka izlenecek burada. Ben 5Yıl içinde Süper lig şampiyonu olacağımız dediğimizde O büyük takımların taraftarı diyor ki ne diyorlar bunlar nasıl olacaksınız? Bizim hayallerimize bile karışıyorlar. O denli bir ego var. Sizin ne düşüneceğinize de onlar karar verecek.

Reklam boyutuna gelindiğinde çok büyük sanayi kuruluşumuz yok, elle saydığınızda 10-15 tane. Burada Zafer Toksöz ve Ahmet Toksöz'e teşekkür ediyoruz. Sagra Yönetim kuruluna, kendilerine. Bize 350.000 Tl'lik bir kaynak sundular. Sağra ürünleri ile ilgili bize maliyetine ürünler verilecek ve satışını sağlayacağız buda bir başka proje tabi ki. Ordu şehrinden 300.000 tl yardım alıyorsak bu bir kurum değil bir çok kurumdan 30.000-40.000 TL'lik yardımlarıyla o rakam oluşuyor kimse kusura bakmasın bunları da açıklayacağım.

Biz süper Lig'e çıkma durumumuzda "Süper lig primini biz vereceğiz" diyenler, "arabamı satarım", "evimi veririm" diyenler ortadan kayboldu! Bunları da ödemek bize kaldı. Yılan hikayesine döndü denilen primlerle ilgili olarak Avusturya'ya gittiğimizde kamp'ı takip etmeye herkesin çekini verdik. O bahis de kapandı. Kimse pirimimizi almadık alamadık demesin 5-6 kişiydi zaten kalan. Taraftarlarımıza ve takımımıza teşekkür ediyorum ama 2.000.000 TL Centilmen Lig katkısı onlar sayesinde takımımıza verildi. Sanayisi, halkı, sevenleri ile gönülden beraber olan takımlar neden kazanamasın. Biz bunu yapabiliriz. Bizde çok büyük bir potansiyel var. Her iki haftada bir farklı illerden insanlar geliyor. İstanbul basını geliyor. Hector Cuper'den dolayı sanmıyorum kimse şikayetçi olsun çünkü dünya orduyu tanıdı. Kampa gittim orada Hector Cuper ile Televizyon kanalları Röportaj için bekliyordu. Milli Takımlar Statüsünde Teklifler var hocamıza. Bu takım süper lig'de kamalıdır. Kalması da faydalıdır. Başarılı bir şekilde bunu gerçekleştirebilmelidir. Başarılı bir hocamız var. Günde 4-5 saat antrenmanını yapan işini iyi yapan ve işini gücünü bilen bir hoca. Hedeflerimizi karşılayacak üstün potansiyelde, bizim projelerimizde hedeflerimizde kimse bizi yıldıramaz. Ordu şehri 30 mayıs 2011'i yaşamak için 2-3 sene beklemesin. Biz çalışıyoruz, çalışmaya da devam edeceğiz. Bu tarihe not düşülecektir. Hiçbir güçlükte bizi yıldırmayacaktır.

"Başarı ile motive olan bir ekibiz bu böyle biline."

Benim başkanlığımın 4. Yılı transfer yapmaz inanın çok zor. Bazen yerli oyunculara diyoruz ki "menajeri ile bu işi konuşmayız sen gel konuşalım" diyoruz bazen. Yabancı transferlerinde 400.000 Euro'dan 3 Yıl anlaşıyorsunuz. Her oyuncunun menajeri var. Yapılan sözleme tutarı üzerinden %10 menajer parası ödüyorsunuz. Ondan sonra geliyorsunuz futbolcu ile karşı karşıya. Biz bu sene 6 yabancı transfer ettik. Burada da futbolculara ödediğimiz kadar menajerlerine de ödüyoruz. Bu sistem böyle. Çok kolay değil bu. Hatta bonservisi üzerinden bile rant sağlamak istenebiliyor. Yerli oyuncularda da bu böyle TFF'de bonservisini bulunduran kişiye de ödeme yapılmalı. Siz imza attırsanız bile mahkemeden bunu alabiliyor.

Giden Oyuncularımız da; çok merak ediliyor basın sorumlumuza yöneltiliyor bu sorular. Biz geçen yıldan Emre Özkan kiralıktı Beşiktaş'a döndü, Riberio kiralıktı döndü, Javito kiralıktı döndü, Coolio sözleşmesi fesh edildi, gitti. Yalçın Ayhan, Hakan Özmert konusu çok merak edildi. İstanbul da hocamızla Galatasaray maçı sonrasında yemek yedik. Yalçın Ayhan ve Hakan Özmert ile yeni sezonda devam etmeyi düşünmediğini dile getirdi. Madem hırsını kontrol edemiyor düzen bozuluyor. Bizde yalçını bırak istemiyoruz çok önemli bir oyuncu, soğumaya bıraktık o zaman. Sakatlığı vardı izin verdik hatta hoca mayorca'daydı yardımcımızı yolladık. Bir kez daha düşünelim diye. Hoca düşünmediğini dile getirdi. Beraber toplantıda yaptılar. Yalçın Ayhan'ı biz buraya bonservissiz getirmiştik. Bana dedi ki " başkanım maden bunlar oluyor sizde göndermek istiyorsunuz beni bırakın" dedi. geçen seneki başarımızda yalçının katkısı çok olmuştur. Teşekkür ederim parasını ödemiştik Kasımpaşa'da da başarılar dilerim. Hakan Özmert konusunda da madem tasarrufa gideceğiz önemli bir kadro kurduk çok da masraf ettik hakan Özmert'in de maliyetinden tasarruf edelim dedi. Hakan'da çok başarılı bir oyuncudur bu da bilinmeli.

Basında geçen iddialar
Biz Bruno ile 4.5 senelik bir anlaşma yapmıştık. Sonraki süreçte hep birlikte izledik kendisini daha sonra teknik direktörümüz sisteminde yer alamayacağını bize belirtti. Biz de Bruno'yu satın alma opsiyonuyla birlikte Akhisar Belediye'ye kiraladık. DHA'da bir takım haberler çıkmış Orduspor'dan büyük jest Karşıyaka'ya tarzında. Biz Orduspor'un menfaatini sonuna kadar korumak zorundayız. Teknik Direktörümüzün raporu doğrultusunda Banahane ve Dalmat'ın takımda yer bulamayacağı belirtilmiş. Bu oyuncuların da sözleşmesi devam ediyor. Ne yaparsınız oyuncuyu A2 takımıyla antrenmanlara çıkartırsınız parasını ödersiniz. Peki biz ne yapıyoruz oyuncunun bize 400.000 € maliyeti mi olacak.. Bize 300.000 € verecek kulubü buluyorum. 400.000 € zarar edeceğimize zararımızı minimize etmeye çalışıyoruz Yani burada Orduspor'un parasıyla birilerine peşkeş çekmek, kıyak geçmek böyle bir şey söz konusu değil. Ya 400.000 € zarar edeceksin ya da daha az zarar edeceksin. Biz bu zararları minimize etmeye çalışıyoruz. Şu an da kadromuzu bize verilen rapor doğrultusunda oluşturduk.

Gosso'nun son durumu?
Bu sene 8 yabancımız olacak. Gosso konusu henüz çözülmedi.Gosso lig bitmeden önce hocamızın yanına gidip gelecek sene takımda olmayacağını ifade etmişti. Daha sonra benimle görüşmesinde beni şu kadar paraya bırakır mısınız dedi. Bende kendisine onun belirttiği fiyatta kendisini bırakamayacağımızı ilettim. Yine Türkiye'de oynamak istemediğini oynaması halinde de sadece Fenerbahçe'de oynamak istediğini belirtti. Biz de, hangi kulüpte oynamak istediğinin bizim açımızdan bir sakıncası olmadığını ve isteyen kulübün bizimle görüşmesi gerektiğini bu işlerin böyle yürütülmesi gerektiğini söyledik. Biz, hukuken FİFA kurallarına göre yapılması gereken bütün işlemleri yapıyoruz oyuncuyla ilgili. Gelinen süreçte de hala bekliyoruz. Hala bizim oyuncumuzdur, hiçbir borcumuz yoktur.

Futbolcuların alacakları 
Davalık olduğumuz Fatih Tekke dışında, sözleşmesini fesh ettiğimiz Culio da dahil tüm oyuncularımızın paralarını ödedik. Hiçbir oyuncuya tek kuruş borcumuz yoktur. Fatih Tekke'yle davalığız orda hukuki itilaf var. Şimdi basında görüyorum Sedat Bayrak'ın alacakları olduğuna dair. Size dağıttığım belgelerde görüldüğü üzere bizim Sedat Bayrak'a hiçbir borcumuz yoktur. Orduspor kulübü marka değeri yüksek bir camiadır. Sizlerden de ricam bu tür haberler yapmadan önce bu kulüpten sorumlu olan kişilere yani bizlere ilk ağızdan sormanızdır.

Sedat Bayrak ve Abdurrahman Dereli konusu..
Sedat Bayrak ve Abdurrahman Dereli'ye geçtiğimiz sezonla ilgili tüm alacakları ödendikten sonra önümüzdeki sezon için yeni sözleşmelerini hazırlamıştık. Ancak onlar önümüzdeki sezonun peşinatlarının çeklerini talep etmişler. Biz de hiçbir oyuncuya böyle bir uygulama yapmıyoruz kendileri için de aynı şeyin geçerliği olduğunu belirttik. Sonra da kendileri başka başka takımlara imza attılar. Yolları açık olsun. Orduspor'a verdikleri hizmetlerden dolayı teşekkür ediyoruz. Bunlar futbol da olan şeyler. Ben de sizlere bunları açık yüreklilikle ifade 
ettim. İlk başta belirttiğim gibi herhangi bir oyuncumuza borcumuz bulunmamaktadır.

Sağlık sponsoru
Önümüzde ki sezon için sağlık sponsorluğunda Acıbadem Grup ile anlaştık. Acıbadem'in, İstanbul'da büyük bir sporcu sağlık merkezi var.

Stadyum meselesi
19 Eylül Stadyumu 1960 yılında yapıldı. Işıklandırılması ve üzerinin kapatılması, bizim dönemimize denk geldi. Ama tabi burada Ordu'yu temsil eden milletvekillerimizin desteğine de teşekkür ederiz. Şuan ki süreçte stadımızın zeminini yenileme çalışmalarımız devam ediyor. En son zeminle ilgili çalışma 1987 yılında yapılmış. En son stadı gezdiğim de çimlerin büyük bir bölümü serilmiş ancak sahamızda oynayacağımız ilk Eskişehir maçını Ünye'de oynamayı düşünüyoruz herhangi bir aksilik olmaması için. Eğer Ünye'de olmaz ise Eskişehirspor maçını Giresun'da oynamak istiyoruz. Burada oynarsak kombineler geçerli olacak. Daha sonraki iç saha maçımız olan Kayserispor maçıyla da 19 Eylül Stadına geçmeyi planlıyoruz. Tabii ki işimiz bununla bitmiyor Ordu'ya bir tane stadyum gerekli. Sayın Başbakanımız ve Bakanımız da buraya geldiklerinde söz vermişlerdi. Şimdi Sayın Valimizle de görüştük bir yatırımcı kuruluş var hem de İsviçre'den. Yap-işlet-devret modeliyle 5 yıldızlı bir stad yapmak istiyorlar. Ordu'nun ve Orduspor'un potansiyelini görmüşler. Tabii bu devletin yeri olacağı için onunla ilgili görüşmeler devam ediyor. Dünya'da yaptıkları 2 önemlistad var ben ikisini de gördüm. Biz ya 19 Eylül'ü olduğu yerde kapasitesini arttırmak ya da Durugöl'de yeni bir stad yapmak istiyoruz. Bunun peşini bırakmayacağız, takipçisi olacağız. Bu Ordu için büyük bir ihtiyaç.

Taraftar sayısı
Biz, Orduspor taraftarının sayısını arttırmaya çalışıyoruz. Biliyorsunuz geçen sezonun sonunda başlamıştık bu projeye, okullarımızı ziyaret ediyoruz geleceğin taraftarı projesiyle ilgili çalışıyoruz. İnsanları stadyuma çekmeyi amaçlıyoruz. Federasyonun davetlisi olarak gittiğimiz Portekiz maçında inanın o maçlara gelenleri görünce bir başka bakıyorsunuz olaya. Karı-koca, 2 tane çocuk el ele tutuşmuşlar maça gidiyorlar hep böyleydi gördüğümüz tablo. Sanki bir yere ziyarete gidiyor gibi. Bizim Ordu'da da bunu yapmamız lazım. Yine maçtan 5 dakika önce değil de bir iki saat öncesinden taraftarımızı stada çekerek önceden tasarlanmış bir eğlence ortamı bir etkinlik sunmayı amaçlıyoruz. Bununla ilgili de bir şirketle görüştük. Maç gününü bir eğlence gününe ailecek bir şölen haline getirmeyi hedefliyoruz. Türk futbolu için de bunun gerekli olduğunu düşünüyorum. İşin özü bir stadyuma ihtiyacımız var. Bunu da bekliyoruz siyasilerimizden. Onlar da sözünü verdiler, bizler de takipçisi olacağız.

Çambaşı projesi
Bu proje, bizim için bir sosyal sorumluluk projesidir. Sayın Valimiz Orhan Düzgün en son ki Valiler Kararnamesiyle birlikle de Ordu'da kaldı, bizler de çok sevindik, istikrar gerekiyor her yerde. Kendisi gerçekten Turizm Bakanlığında çalışmış olması nedeniyle oradaki bütün bilgi birikimini Ordu'ya aktardı. İşte otelleri görüyorsunuz kendisi hep Ordu için çalışıyor. Valilik kayak merkezi yaptı Çambaşı'na biliyorsunuz. Şimdi orda bir de iş adamları grubu 5 yıldızlı otel projesi var. Biz de konuşurken Vali Beyle oraya değer katma cazibe merkezi yaratma anlamında bize de bir yer tahsisi yapılırsa oraya bizim de bir tesis yapabileceğimizi söyledik. Bunun üzerine başvurumuzu istediler, başvurumuzu yaptık ve devlet bize 350 dönümlük bir yer tahsisi yaptı. Yani bunu devlet yaptı. Biz gidip oraya oturmadık. Biz burada tek kuruşun hesabını yaparak bir şeyler üretmeye çalışıyoruz. Şimdi bu Çambaşı'nda ki araziyi çevirmeye çalışıyoruz. Ancak tellerin kesildiğini duyuyoruz. Çeşitli haberler yapılıyormuş gestapo kampı yapılıyor diye. Şimdi ben çok açık ve net bir insanım ; gayrimenkul mülkiyet hakkı kutsaldır ve anayasayla teminat altına alınmıştır. Hiçbir kimsenin tapulu malına kimse oturamaz. Bunun adı suç olur. Sonuçta devlet orayı bir derneğe tahsis etmiş. Burada bir ihtar gelmiştir kulübümüze başka bir parselle ilgili bizimle hiçbir ilgisi yok sonra benim Osmanlı tapum var Selçuklu tapum var. Burada ben insanlara yol da gösteriyorum, mahkemeye gidersiniz tedbir kararı koydurursunuz,. Niçin bu şehirde her şeyin önüne bir engel getirilmeye çalışılıyor. Biz bunu Sayın Valimizin Ordu için yaptığı güzel şeyleri görüp bunun bir parçası olmak adına. Şimdi ben Avusturya'da 1 buçuk ay kampımı yaptım, 200.000 € ödedim geliyorum. Biz ne yapmaya çalışıyoruz Türkiye'de hiç olmayan bir spor kompleksi yapalım, 365 gün bize gelir getirsin, Karadeniz takımları gelsin burada kamp yapsın, bütün takımlar gelsin böyle bir şeyler yapmak istiyoruz. Topuk Yaylasının bölgeye yarattığı etkiyi görmek lazım. Biz bunu her şeye rağmen yapacağız. Gestapo kampı falan yapmayacağız. Biz burayı yapacağız ve bu tesis herkesin parmakla göstereceği bir tesis olacak. Bunu Ordu şehri ve Orduspor için yapacağız. Uğurcan Bey bu logo tartışmalarında güzel bir açıklama yaptı, ben de altına imzamı atıyorum. Dedi ki : ‘'Dünya'dan Ordu'ya bakalım, Ordu'dan Dünya'ya değil.'' Ordu'dan dünyaya bakarsak hata ederiz. Şehrin gelişmesi lazım. Taraftarımız şampiyonluk görmek istiyor, biz de istiyoruz. Bizim kısır çekişmelerle, şunlarla bunlarla işimiz yok. İşini doğru yapan insanlara saygım sonsuz, biz hiç başarılmayan şeyleri başarmak istiyoruz, memleketimiz için bir şeyler yapmaya gayret ediyoruz. Herkes destek olursa çok daha kolay başarırız ve bu başarıyı hep beraber paylaşırız.

Niye TRT'de Doğu Karadeniz'de ki illerde ORDU denilmiyor?
Daha 3 sene öncesine kadar neden TRT'nin Doğu Karadeniz illerinin adı geçerken Ordu'nun adi geçmiyor diyenler; şimdi Orduspor ile biz ne yaptık? En çok haberi yapılan takim olarak 5. sıra da adımızdan bahsettirdik. Ordumuzdan bahsettirdik. 3500 haber yapılıyor adımıza. Ordu demek Orduspor demek bunun değerini bilelim. Haritada Ordu'yu gösteremeyenler bir yanda, Avrupa'da Ordu'yu, Orduspor'u tanıyanlar bir yanda. Avusturya'da iken İtalyan Televizyonu gelir, Sırbistan Televizonu gelir sizden röportaj alır. Biz bunu yaptık. Bu vizyonu görelim artik daha da büyük şeyleri yapabiliriz hep beraber. Bakın şimdi arıyorlar siz basın mensuplarını ulusal gazeteler sizden haber istiyorlar; Orduspor için haber istiyorlar. Sizin de işiniz zorlaştı bunun herkes bilincinde olsun. Bizim kimseyle işimiz gücümüz yok biz sadece işimize bakıyoruz.

SMS destek kampanyası..
Şehrimizden destek istiyoruz, destek olursa her şey daha kolay olur, güzel olur. Ama yapılmazsa da yapılacak bir şey yok; biz başka "yok" yöntemler buluruz. Şimdi Orduspor'a bir otobüs alalım dedik... Otobüsü ilk yıllarımızda Ticaret ve Sanayi Odası alıyordu. Sonrasında müthiş bir vazgeçme yaşandı. Şimdi biz Orduspor olarak hep ilkleri yapıyoruz 52704 GSM kullanıcısını aradım. Biz takıma otobüs alıyoruz arkadaş SMS at diye .1500'ü bulmamış geri dönüşü. Burada aslında otobüs alacak para olmamasından falan değil biz başka bir şey yapmaya çalışıyoruz. Yani düşünün siz futbolcusunuz ispanyadan gelmişsiniz takimin otobüsüne ayağını atıyorsun bir bakıyorsun "isimler" var "taraftar takımına sahip cıkmış" o otobüsün finansmanına katilmiş ve ismini oraya yazdırmış. Ben futbolcu olsam bana ayrı manevi bir yük yükler. Biz bunu yapmaya çalıştık yoksa otobüs alacak paramızın olmamasından değil. Ama şuanda henüz 1500'teyiz bakalım otobüsü alacak parayı herhalde bir 5 senede toplarız. Destek olmak Birlik olmak işte burada şart oluyor. Ama biz otobüs problemimizi çözeceğiz.

İnsanların konuyu anlamamasından kaynaklanan bir problem var. 
Bu Şirketleşme problemi! Yani biz şirketleşme denince Ordu'yu Orduspor'u alacak zimmetine geçirecek zannediyorlar. Şu anda Gençlik ve Spor Bakanlığının hazırladığı bir tasarı var onlar tasarıyı hazırladılar da biz kulüplere diyorlar ki siz hazırlayın getirin hani biz yapmış olmayalım kulüpler yasası aslında futbol kulüpleri Özel bir şirket türü getirmek istiyorlar. Bu özel şirket türünde ne olacak dernek statüsü denetime uygun değil gelip derneğe çöreklenen adamlar uzun süre gitmiyor ne oluyor polis operasyonu şu-bu onunla bile atamıyorsun adamı. O nedenle deniyor ki kendine özgü bir şirket türü olsun bunu getirecekler yeni yasama döneminde. Yönetici olarak ben buraya geldim benim dönemimle ilgili her şeyden ben sorumlu olacağım. Yönetim kurulum ile beraber temlih koyamayacağım bir sürü daraltıcı hükümler var bunu bizler yapmasak devlet yapıyor. Zaten zorla yaptırıyor bu bir zorunluluk haline geldi. Şimdi ben diyorum ki Orduspor'u 5 yil içinde Süper lig Şampiyonu yapacağız ama halka açmamız lazım. Bunu neden diyorum bakınız Fenerbahçe, Galatasary, Beşiktaş, Trabzon 4'üde borsada. Yapılan tahvil işlemleri ile şirketi halka açtı trilyonlarca gelir sağladılar kulüplerine. Bizim gayemiz hedefimizde bu. Hemen borçlar ödedi hem de iyi bir futbolcu yatırımı yaptılar transferlerle. Sizler 400milyon Euro'luk bütçeli kulüplerin yaptıklarını istiyorsunuz haklısınız da. Yapacağız da. Ama destek söz konusu olanda yanımızda taraftar görmek istiyoruz. Sanayici, iş adamı görmek istiyoruz. Kulübünün lisanslı ürünlerini kullanan müsabakalarda takımını destekleyen. Bizle bu yolda yürüyecek taraftar taraf olanı istiyoruz. Lisans çıkarmak için 800.000 TL gerekiyor Süper lig'de. Ben Şuana kadar Ordumuzda 800bin liralık reklam alamadım. Yok ne yapmamız lazım? Türkiye'de zaten sermaye piyasasında bir derinlik yok bütün şirketlerin halka açılmasını teşvik etmeye çalışıyorlar. Bu artık Orduspor'umuz için gerekliliktir. Bakin bu iş kötü bir iş olsa Trabzonspor yapmaz, Rizespor hiç yapmaz. Takim başarılı oluyor hemen şu kadarlık hisseyi daha halka arz ediyorsunuz; aslında 1 lira bile etmeyen hisseyi 10liradan arz ederek burada sermaye birikimi ve finans dengesini sağlıyorsunuz. Bunu bizimde yapmamız lazım. Bizim vizyonumuzda bir yönetim bunu yapması lazım ve bunu yapacağız. Burada hani ben size modeli anlattım ki birileri %100'üne sahip olsa %100'üne sahip olurdu gibi olamıyor. Yok öyle bir sistem. Burası İngiltere de değil... Şeyh gidiyor Manchester City'i alıyor öyle bir şeyde değil. Bakin en kötüsünü düşünelim gidip Manchester City'i Şeyh adam almış bir yere mi götürmüş? Yoo! Şampiyon oldu işte 44 sene sonra. Bunlara takılmayalım biz hep küçük şeylere takılıyoruz. Önemli olan başarıdır bir şeyleri yaratabilmektir. Bu şehri başarıyla temsil edebilmektir. Fakat onun gerisi laf-i gizam.

Bu kulübün 45 yıllık tarihinde kulübün defterlerini ilk muhasebe kaydını biz yaptık. İlk bağımsız denetimi bu şirkete dönemimizde bizler soktuk. Genel kurulla gelmeden önce bütünü bağımsız denetimden geçmiş mali tablolar son derece şeffaftır. Ve bu kulüpte hiç kimse parayı göremez her şey bankaya gelir bankadan ödemeler yapılır. şuan için borç alacak durumdaysanız hemen muhasebeden bir tuşla çıkıp hesabınıza alabileceğiniz bir yapı kurmaya çalışıyoruz.

Ve Yeni Formalarımız...
Formalarımız yeni sezon formaları Umbro ile devam ediyoruz. Zaten 2 yıllık bir sözleşmemiz vardı. Yine Uğurcan bey büyük bir uğraş verdi Umbro ile bunlar ortaya çıktı. Orduspor Store'a da geldi bunlar. Diğerleri de gelecek. Logomuz yerinde, Basket takımında ve diğer Hentbol'da menekşeleri de kullanacağız. Uğurcan bey kararlı o konuda.

Yurda Dönüş;
Takimimiz 6'sında dönüyor. 8'inde burada ilk antrenman olur. 11'inde Trabzonspor'un sezon açılışı var oraya gideceğiz misafir olarak akşam 9'da maç ve oradan sonra da Mersin Maçı ile sezona başlayacağız . Orduspor ile ilgili bizim cevap veremeyeceğimiz hiç bir soru yoktur. Bize sormazsanız, sormadan yazarsanız o zaman sokak dedikodusu yapmış olursunuz. Biz İSO-9001 belgesi almıştık ilk yılımızda her şeyi sorabilirsiniz. Bizim medya sorumlumuz var burada, basın sözcümüz var. Her hafta zaten toplantı yapılıyor. Bütün herkesle Orduspor'un daha büyük daha önemli yerlere gitmesi noktasında, her noktada anlaşırız ama başka niyetler varsa onlarla hiç bir suretle anlaşma şansımız yok.

Orduspor TV;
Orduspor TV ile ilgili anlaşmayı yaptık. 2 ay içinde online web sitesi üzerinden yayına bavlıyacağız burada anlaştığımız yerel basınımızla da ortaklaşa bu işi yapmak istiyor. Basınımızda bu konuda gerekli kolaylığı sağlamalıdır. Abone sistemi olacak 9 liraya abone olacak kişi. Aylık olarak bu tutar elbette. Biz de reytingimizi göreceğiz. 9 lira sembolik bir sigara parası. Liverpool bunun çok önemli bir örneği 400bin civarında abonesi var. Bizde sanırım 15 bin olur diye düşünüyorum. Kulüple ilgili her şeyi orada görmek mümkün olacak. Maçlarımız 48 saat sonra yayında olacak. Antrenmanları olacak elbette. Futbolcuların evinde Özel program yapılır bunlarda yine bu mevcut oluşumun içerisinde yer alacaktır. Orduspor TV'yi daha sonra dijital ortama taşıyabiliriz. Bunlarda bir değerdir. Tesisi, Stadyumu, Televizyonu... hep bir kulübün aktifinde yer alacak olan değerleridir. Bir öykü var biliyorsunuz "Afrika'da bir ceylan her sabah kalkar bilir ki en hızlı aslandan bile hızlı koşmak zorunda. Niye? Aslana yem olmamak için. Her sabah bir aslan uyanır oda bilir ki en hızlı koşan ceylandan hızlı koşmak zorunda çünkü aç kalır. Bizim de böyle bir yarışımız var. Ama umutluyum güçlükler insanları ve kurumları olgunlaştırır.

Tarihi binamızı tarihine uygun kullanacağız..
Tarihi bir eski binamız var stadyumun olduğu yerde. ilk yılımızda alt yapı kalıyor dedik.... Problemlerin çözümü manasında buraya bütçemiz ölçüsünde alt yapı tesisi yaptık "Ali Ataoğlu Tesisi" yaptık. Yok barakaydı, yok bu nerden cıktı? Ordumuzda bazı insanlar eleştirdi. Hiç önemi yok, biz yaptık. Sonuçta bir eser yaptık. Şimdi Hasan Çebi Bey yönetim kurulu Üyesi arkadaşımız onun dışını yapmıştı ama özellikle bu taşıyıcı sistemle ilgili problemler olduğu söylendi biz de orayı çok prestijli bir bina haline getirmek istiyoruz. Amatör branşları oraya koyalım. Bir store açalım, kafe olsun içerisinde, misafir takımın yönetim kurulunu orada ağırlayalım oradan maça geçelim istiyoruz. Bununla ilgili de projelerimiz hazır. Bakıyoruz bu bütçe ile neler yapabiliriz orada şimdi yarım milyona yakın para harcamamız lazım onun finansmanını bulmamız gerekiyor. Biz hani bir başlayalım sonradan gelir anlayışını yapamıyoruz çünkü hep yolun ortasında kalıyoruz. Ama güzel bir çalışma yapmışlar teşekkür ediyorum bunu da en kısa zamanda faaliyete geçireceğiz. Zaten bize de bu yakışır böyle güzel binalarda oturmak yakışır.

İnşallah kendimizi anlatabilmişizdir..
Ben herkese teşekkür ediyorum. Bize gönül veren herkese gönülden bizde şükranlarımızı sunuyoruz. Bileğimizi büktürmeyelim. Çünkü inanın güçlüyüz. İnşallah kendimizi anlatabilmişizdir." dedi.