Abdullah AYDIN
TRİUMVİRAT ve yeni TRİUMVİRLER
Bakanlar Kurulunda yapılan son değişiklikle yeni bir yapı ortaya çıktı. AKP Hükümeti tek kişilik egemenlikten, "TRİUMVİRAT" bir yapıya taşındı.
Bu yapısal değişiklik, kimilerince bilinir ve beklenir olabilir, ama büyük bir kesim tarafından beklenilenin ötesine taşmış gibi görünüyor.
Değişikliklerden Tayyip Erdoğan"ın hükümet etmede zorlandığı, Parti içi ve parti dışı bazı etkenlerin baskısında kaldığı anlaşılıyor.
Hükümet içindeki değişikliğin daha erken dönemde yapılması beklenirken, bir aydan fazla sarkması, değişikliğin otel kampları (kamplarda kimlerle görüşüldüğü bilinmiyor) , Cumhurbaşkanı ziyaretleri, Yerel seçim sonuçları değerlendirmelerindeki memnuniyetsizliğin dışa vurumu sonrası yapılması, Başbakanın çevresel güçlerden bağımsız hareket edemediğinin görüntüsüdür.
Bakan atamalarından anlaşılıyor ki: yeni Hükümetimiz eskisine göre daha muhafazakâr bir yapıya sahip olacak. Milli Güvenlik Kurulu toplantıları daha tartışmalı ve sert geçebilir. Kabinenin yeni bakanları ve MGK üyeleri arasında olacak bazı isimlerin Lâiklik karşıtlığı konusunda mahkemelere taşınmış söylem ve eylemleri var. Ayrıca, kurul üyeleri arasında Asker karşıtlığı bilinen isimler de yer alacak.
Bazı isimlerin Başbakan Yardımcılığı görevine getirilmesi de, Başbakanı zorlayabilir. Başbakan"ın yurt dışı gezilerinde, yerine vekâlet edecek kişinin bazı uygulamaları, hoşa gitmeyen tartışmalara ve rahatsızlıklara neden olabilir.
Hükümet değişimindeki atamalarda, Cumhurbaşkanı Gül"ünde etkili olduğu söyleniyor. Bizce, başarısız oldukları aşikâr olan bazı isimlerin yerinde kalmaları, geçmiş yakınlıkları dolayısıyla birileri tarafından ısrarla istenmiş olduğunu gösteriyor. Kısaca; son atamalarla oluşturulan 61. Hükümetimiz, "TRİUMVİR" ler tarafından oluşturulmuş diyebiliriz.
Aslında, Triumvirat denen yönetime yabancı sayılmayız. Bu topraklar, Osmanlının son dönemine damga vuran İttihat ve Terakki Partisi döneminde bunu yaşadı. Üzülerek belirtelim ki; bu yönetim ülkemize sevgi ve saygıyla anılması gereken sonuçlar bırakmadı.
Koalisyon hükümetleri de bir nevi Triumvirat yönetimidir. Triumvirat yönetiminde erki üç kişi paylaşıyorsa, Demokrasilerde de yönetim erki ikili, üçlü, dörtlü hatta daha fazla kişi ve grup tarafından kullanılabilir. Ülkemiz, çok partili dönemde bunu da birkaç kez yaşadı.
61. hükümet sağ muhafazakâr ve dindar kesimin iç koalisyonu gibi görünüyor. Peki, bu iç koalisyonun Triumvirleri kim diye sorarsanız: Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve her zaman problem yaratma potansiyeli taşıyan Bülent Arınç. Güç dengelemesi dikkate alınmış bir yapının mimarları
Demokrasimiz yeni bir deneme daha yaşayacak. Bu denemenin başarısı veya başarısızlığı, Demokrasi hayatımızın gelişmesinde ve geleceğinin şekillenmesinde önemli bir dönemeç olabilir. Dileğimiz; Demokratik Hukuk Devleti çerçevesinde başarılı olması, ülke bütünlüğü çerçevesinde, insanca yaşanabilir bir ülke olma yolundaki çabalarımıza katkı yapmasıdır
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.