Gürsel YILDIRIM
AĞZI LAF YAPIYOR AMA!
AĞZI LAF YAPIYOR AMA!
Önce şu tümceyi okuyalım:
Yıllarca bu ülkede bir şeyler yapıldı. Farklı etnik kimlikte olanlar ülkemizden kovuldu. Bu aslında faşizan bir yaklaşımın neticesiydi
Okuduğunuzda şaşıyorsunuz. Belki de tarihinizi bilemediğinizden şüpheleniyorsunuz.
Ülkenizde etnik kimliğinden dolayı birilerine baskı yaptığınızı, onları topraklarından kovduğunuzu, hatta hatta öldürdüğünüzü anlıyorsunuz.
Kim söylüyor bunu?
Sayın Başbakanımız!.. O söylediğine göre doğrudur. Demekki geçmişte,belkide Cumhuriyet yıllarında biz faşist bir devlettik. Hitler,Mussolini bizim yanımızda gölge kalırdı.
Kimlere bir şeyler yapmışız, diye düşündüm.
Öyle ya, bu topraklarda yaşayan Rumlar,Ermeniler,Kürtler,
Bunlara etnik kimlikler deyip ülkemizden kovduğumuzu ya da ayrımcılım yaptığımızı söylemek doğru mu acaba?
Eski Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof.Dr. Yusuf Halaçoğlu"nu dinleyelim. Daha önceki yıllarda hem cumhurbaşkanlarının hem de başbakanların Türkiye"deki etnik yapıyı 47"ye kadar çıkardığını anımsatarak şöyle diyor: Burada buna benzer bir değerlendirme var. Böyle bir düşünce sanıyorum ki büyük bir yanlışlık anlamını taşır. Devletin üst düzeyindeki bir yöneticinin bu şekilde birtakım yerlerden verilen duyumlarla böyle konuşmaması yerinde olurdu..
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, Başbakan bu yönüyle milletimize ve tarihimize bir bühtanda bulunmuştur diyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen Ya sev ya terk et diyen kişinin böyle bir şey söyleyemiyeceğini,Türkiye"nin sicilinden dolayı yurt dışına kovulan,ihraç edilen bir vatandaş olmadığını anımsatarak Başbakan halâ hıncını alamamış ki bir de Türkiye"nin geçmişini irdelemeye çalışıyor.Türkiye"nin geçmişinde utanılacak bir şeyi yoktur diyor.
Vatandaşlarımızın tepkisi gizli kalmaz. Elbet bu sözler bir tarihte hatırlanır ve hesabı sorulur. Ancak geçmişimizi bu denli kirletmeye ve hesap sorar gibi sözler söylemeye kimin hakkı vardır gibi düşünüyorum!
Geçmişi olmayanın vizyonu olamaz. Geleceğinizi geçmiş üzerine kurduğunuzda tarihinizden dersler çıkarmış olursunuz ve ayağınız yere sağlam basar. Ancak oy kaygısıyla ya da dış siyasette birilerine yaranmak amacıyla saptırmalar yapmak hiç te hoş değil. Bu sözleri sayın Başbakanımızın iyi niyetle söylediğini; zaman zaman yaptığı gibi bu sözlerin de heyecanlı anlarından birinde ağzından kaçırmış olabileceğini düşünüyorum. Ya da öyle yorumlamaya çalışıyorum.
Hani derler ya; Ağzı laf yapıyor ama lafın nereye gittiğini bilemiyor.
Belki de öyle bir şey!..
