Orta-doğu yeniden biçimleniyor!

Arap – İsrail savaşında, İsrail ile anlaşma imzalayarak, Arap ülkelerine ortada bırakan, İsrail’in bölgede yayılmacı, saldırgan politikasını izlemesini sağlayıp, Filistinlileri İsrail  altında yıllardır katledilmesine seyirci kalan Mısır’daki yönetim halk hareketi ile sallanıyor. 

Devlet Başkanı Mübarek istifa etmek zorunda kaldı. ABD/İsrail halk hareketinin önünü kesmek için ordu darbesi ile Mısır’ı kontrol etmeye çalışıyor.

Dünyada darbeleri ordu yapar, iktidar olur. Ama halkın devrim yapıp da  iktidara ordunun geldiği görülmemiştir. ABD yanlısı ordu eğer iktidarı almak istiyorsa halka ateş açıp, direnişi kırması gerekiyor. Fakat Mısır’da gelinen bu noktada, milyonlarca insan sokaklara dökülmüşken ordunun düzeni güç kullanarak bastırması olanaklı görülmüyor.

Sadece gelişmeler Mısır’da değil, orta-doğunun tüm ABD destekli ülkelerde rejimler sallanıyor. Ürdün, Yemen’de hükümetlerin işi zor.

Gelişmeler baktığımızda bazı yorumcular ABD’nin bölgeyi kendi istediği şekilde biçimlendirdiğini ileri sürüyor. 

Aslında bunu söyleyenler gerçeği bal gibi biliyor fakat ABD’yi zayıf göstermemek, diğer ülke emekçi halklarını alanlardan uzak tutmak için, direniş ruhlarını törpülemek/ engellemek için bunları söylüyorlar. Hangi aptal, ABD/İsrail’in en güvendiği Mübarek rejimini devirip de daha güvenli bir sistem kurmaya kalkabilir mi?

Unutmayalım, orta-doğu halk hareketlerinin arkasında ne ABD, ne de Soros vb. var. Örneğin, Fransız etkisi altındaki Tunus’taki direniş başında Komünist partisi ve sol hareketler var. 

Tunus, Mısır, Yemen, Ürdün direnişlerinin islami hareketle hiçbir ilişkisi yok. Mısır’da “Müslüman Kardeşler” örgütü Mübarek’i kurtarmak için onunla masaya oturup bir anlaşma yaptı. Bu anlaşmadan direnişçi halkın haberi bile olmadı.

ABD, Bush’un saldırgan politikasını terk ederek, Obama ile “iyi polis” rolü oynamaya başladı. Bu amaçla Türkiye Müslüman ülkelere örnek ülke gösterilmeye çalışıldı. Fakat halk hareketinin olduğu ülke halklarının “Türkiye’nin kendilerine örnek ülke” olduğundan haberleri bile yok.

Eğer ABD bölgede ve dünyada egemenliğini sürdürmek istiyorsa bu aptalca politikalardan vazgeçmesi gerekiyor. Aksi halde ABD egemenliği, petrol ve dolar egemenliği kısa bir süre sona erecek.

Türkiye dahil tüm bölge ülkeleri, ABD-AB dışı tüm diğer ülkelerle işbirliği yaparak bölgede barışın sağlanması için bir şeyler yapması gerekiyor. Eğer bölgede AB-D’ye karşı güçlü bir blok yaratılmazsa ABD, SSCB gibi gönüllü sönümlenmeyi kabul etmeyip bölgeyi kan gölüne çevirmekten kaçınmayacaktır.

Gölgede kalanlar:

1-   DİSK-KESK-TMMOB-TTB’in 10 bin kişilik eylemi, Ankara’daki patlamaların gölgesinde kalınarak unutuldu..

2-   Balyoz Planı davasının 13’üncü duruşmasında 163 sanığın tutuklanması, Hüsnü Mübarek’in istifasının/kaçmasının haberlerinin gerisine düştü.

Saygılarımla…

www.kuzeyege.net