Orhan YÜCEL
Ders verici alıntı bir yazı!...
İş adamının işleri bozulmuştu. Ne yaptıysa olmuyordu. Bir zamanlar çok başarılı bir insan olmasına rağmen şimdi büyük olan sadece borçlarıydı.
Bir taraftan kredi verenler onu ödemeye zorlarken, diğer taraftan da bir
sürü insan ödeme bekliyordu. Çok bunalmıştı ve hiçbir çıkış yolu bulamıyordu.
Nefes almak için parka gitti. Bir banka oturdu, başını ellerinin arasına aldı ve bu durumdan nasıl kurtulacağını düşünmeye başladı. Tam bu sırada birden, önünde yaşlı bir adam durdu.
-Çok üzgün görünüyorsun. Seni rahatsız eden bir şey olduğu belli... Benimle Paylaşmak ister misin? diye sordu yaşlı adam.
İşadamının yakınmalarını dinledikten sonra da;
-Sana yardım edebilirim dedi. Çek defterini çıkardı. İşadamının adını sordu ve ona bir çek yazdı.
Çeki ona verirken de şöyle dedi:
-Bu para senin. Bir yıl sonra seninle burada buluştuğumuzda bana olan borcunu ödersin. Hadi al dedi. Ve yaşlı adam geldiği gibi hızla gözden kayboldu.
İşadamı elindeki çeke baktı. Çekte 500 bin dolar yazıyordu ve imza ise John Rockefeller’e aitti, yani o gün için dünyanın en zengin adamına.
-Tüm borçlarımı hemen ödeyebilirim diye düşündü. John Rockefeller’e ait bu çekle her şeyi çözebilirdi.
Ama çeki bozdurmaktan vazgeçti. Bu değerli çeki kasasına koydu.
Onun kasasında olduğunu bilmenin güveniyle yepyeni bir iyimserlikle
işine tekrar dört elle sarıldı.
Büyük küçük demeden tüm işleri değerlendirmeye başladı. Ödeme plânlarını yeniden yapılandırdı.
İyi yapılan işler yeni işleri doğurdu. Birkaç ay sonra tekrar işlerini yoluna koyabilmişti. Takip eden aylarda ise borçlarından tümüyle kurtulup hatta para kazanmaya başlamıştı.
Tüm bir yıl boyunca çalıştı durdu. Tam bir yıl sonra, elinde bozulmamış çek ile parka gitti. Kararlaştırılmış saatin gelmesini bekledi.
Tam zamanında yaşlı adamın hızla ona doğru geldiğini gördü.
Tam ona çekini geri verip başarı öyküsünü paylaşacakken bir hemşire
koşarak geldi ve adamı yakaladı.
Hemşire;
-Onu bulduğuma çok sevindim, umarım sizi rahatsız etmemiştir, dedi.
Çünkü bu bey sürekli olarak huzur evinden kaçıp, bu parka geliyor.
Herkese kendisinin John Rockfeller olduğunu söylüyor, diye ekledi.
Hemşire adamın koluna girip onunla birlikte uzaklaştı.
İşadamı şaşkın bir şekilde öylece durdu kaldı. Sanki donmuştu.
Tüm yıl boyunca arkasında yarım milyon dolar olduğuna inanarak işler
almış, yapmış ve satmıştı. Birden, hayatının akışını değiştiren şeyin
para olmadığını fark etti.
Hayatını değiştiren yeniden kendinde bulduğu kendine güven ve inançtı.
Bu yazıdan herkes kendi çapında bir takım dersler çıkarabilir. Kimileri de, öylesine yazılmış bir yazı diye de değerlendirebilir. Aslında hiçbir yazı öylesine yazılmış bir yazı değildir. Her yazılanda mutlaka alınabilecek bir takım dersler bulunabilir. Yani beş parmağın beşi bir olmadığı gibi, bu tip yazılardan da herkes aynı payı alamayabilir. Herkesin alacağı pay kendi muhayyilesi ile sınırlı olacaktır.