Ordu Ziraat Odası Başkanı tarafından yapılan basın toplantısı üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması zarureti doğmuştur.

Saygı ile kamuoyunun bilgisine arzederiz. 

KİB'den Ziraat Odasına  Salvo

Karadeniz İhracatçı Birlikleri Genel Sekreter vekili Selçuk TORAMANOĞLU yaptığı açıklamada ;  Malumları olduğu  üzere Ziraat Odalarının, yılda 2 milyar dolar fındık ihracatı gerçekleştiren, işletmelerinde binlerce işçi çalıştırıp istihdam yaratan Türk fındık sanayici/ihracatçısını üreticiler nezdinde zor durumda bırakma gayretinde olması ve bu durumun artık kabul edilemeyecek boyutlara ulaşması nedeniyle duyulan ihtiyaç üzerine tarafımızca 8 Aralık 2011 tarihinde bir açıklama yapılmıştı. Ordu Ziraat Odası Başkanı sözkonusu açıklamamıza cevaben yaptığı basın toplantısında gerek üslubu gerekse dile getirdikleri ile  açıklama yapma gerekçemizde ne kadar haklı olduğumuzu teyit etmiş bulunmaktadır.

Örneğin, gerçekleştirdiği basın toplantısında, alanlarında dünyanın en ünlüleri arasında bulunan ve ürünlerinde fındık kullanan uluslararası sanayicileri memnun etme başarısı gösterdiğini ifade ettiğimiz ihracatçılarımızı alkışlayacağına, konuları bir güzel çarpıtarak ve çeşitli yorumlarla da süsleyerek,  “onları memnun edeceklerine Türk Çiftçisini memnun etsinler” “başkalarına saygı duyacaklarına milletin efendisine saygı duysunlar” demek suretiyle Türk fındık sanayici/ihracatçısını, üreticiye saygı duymayan, onları memnun etmeyi düşünmeyen bir zümre haline getirmeye gayret etmiş, yani yine tribünlere oynamıştır. Bahsedilen dünya markası haline gelmiş ünlü firmaların memnuniyetleri ve tüketimleri artırılabilirse, bundan en fazla memnun olacak kesimin, temsil ettikleri Türk fındık üreticileri olduğu gerçeğini ya görememişler ya da maalesef yine gözden uzak tutmaya çalışmışlardır.

Gelişmelere sadece kendi pencerelerinden bakarak, her biri fındık ihracatımızın artırılması için elini taşın altına koymuş saygın Türk fındık sanayici/ihracatçısına zarar verecek, onları haksız şekilde suçlayacak, üretici ile ihracatçı sanki birbirine düşmanmış gibi bir algı yaratmaya yönelik beyanat vererek bundan nemalanmayı amaçlayacak ilgili her kesim tarafından iyi bilinmesini istiyoruz ki kendilerine cevap verilecektir. Fındık fiyatlarının yükselmesi için  İspanyol ve İtalyan üreticileri yanlarına alarak yaptıklarında olduğu gibi, izledikleri yanlış stratejiler ortaya konulacaktır. (Konu ile ilgili basında yer alan haberlere örnek ilişiktedir)

“Türk fındığı ile rekabet edemiyoruz” diyerek şikayetçi olan İspanyol ve İtalyan üreticilerin şu anda Türkiye fındık fiyatlarının altında fiyatlarla fındık satmalarına, herhalde farkında olmadan yukarıda belirtilen nitelikteki stratejik hatalarla Ziraat Odalarınca ön ayak olunmuş, rekabet edemedikleri için fındık üretiminden vazgeçme eğiliminde olan İtalyan ve İspanyol üreticilerin fındık üretimine devam etmeleri sağlandığı gibi, onların satmış olduğu fındık miktarı kadar bizim fındık satmamız dolaylı bir şekilde engellenerek Türk üreticisine iki türlü zarar verilmiştir. 

Sayın Ziraat Odası  Başkanının yaptığı basın toplantısında; “Bir başka kafama takılan soru şu. Tüketim artışının sağlanması hususunda üretici kesimi tarafından gereken önemin verilmediğini söylüyorlar. Beyler tekrar hatırlatıyorum. Bizim misyonumuz, görevimiz tüketimin artırılması, ihracatçıyı memnuniyet değil. Bizim misyonumuz Türk çiftçisinin memnuniyeti, üreticinin memnuniyetidir.”  şeklindeki ifadesi ise bizleri gerçekten hayretler içerisinde bırakmıştır.

İşte Ziraat Odaları ile aramızdaki en bariz çelişki budur. Biz Üreticiyi tatmin edecek fiyat seviyesinin sürdürülebilmesi için tüketim artışı sağlamak gerekir derken, sayın üretici temsilcisi tüketimin kendi sorunu olmadığını söyleyebilmektedir. Bir Ziraat Odası Başkanının sahip olduğu vizyonun bu olduğunu görmek gerçekten üzüntü vericidir. 

Sayın Ziraat Odası başkanının sadece bugünkü şartlara göre karar vererek fiyatı 10 liraya çıkarmayı hedeflemesi, orta ve uzun vadeli ihtiyaçlarımıza bakıldığında, tüketimi artırmak için ihtiyaç duyduğumuz yurt dışındaki sanayicileri ve tüketicileri cezalandırmaktan başka bir anlam ifade etmez. Ne zaman bunun farkına varırsak o an çok önemli bir yol katetmiş olacağız. 

Üretici memnuniyetinin sürekli olmasını isteyen biz Türk fındık sanayici/ihracatçısı, rekolte geçmişte olduğu gibi iki yıl üst üste yüksek çıkarsa fiyatların nereye geleceği tehlikesini şimdiden gördüğümüz için, esas olan tüketim artışı sağlamaktır diye ısrarla bu hususa dikkat çekmeye çalışıyoruz. 

Her ne kadar alan bazlı gelir desteği ödemesinin devreye sokulması ile bu tehlikenin boyutu küçültülmüş ve belli bir süre ötelenmiş olsa da, tüm paydaşlar tüketim artışı sağlamaya odaklanmış stratejiye inanıp gereklerini yerine getirmediği sürece tehlike devam ediyor olacaktır. 

Unutulmamalıdır ki, 3 yıldır oluşan harika fiyatlar Ziraat Odalarının katkısı ile değil rekoltenin azlığından meydana gelmiştir" dedi.