Divane Aşık Gibi BuGün Taksimde
Güven abiyi kaybettikten sonra içimizi dökmüştük. değişen hiçbir şey yok. Gerçek şu ki, insan hayatının egemenlerin gözünde zerre kadar değeri yok. Karadeniz'de, Türkiye'de, Dünya'da nükleer can almaya devam ederken, Türkiye nükleer programında dört nala
Ordu Kent Gazeteside Çernobil Felaketine İsyan Ediyor. Karadenizin/ Karadenizlinin Her Türlü Sömürülmesine " Karadeniz İsyandadır" diyor, Orduluları Taksimdeki buluşmaya katılıma davet ediyor...
Divane Aşık Gibi blog olarak atkılarımızla, formalarımızla, olabildiğimiz kadar Taksim'de olacağız. İstanbul'da yaşayan bütün renktaşlarımızı kolkola yürümeye çağırıyoruz.
Nükleere İnat Yaşasın Hayat! | Biz de Taksim'deyiz
Artık bu konuda ne yazılır,ne söylenir bilemiyorum. Güven abiyi kaybettikten sonra içimizi dökmüştük. Ancak değişen hiçbir şey yok. Gerçek şu ki, insan hayatının egemenlerin gözünde zerre kadar değeri yok. Karadeniz'de, Türkiye'de, Dünya'da nükleer can almaya devam ederken, Türkiye nükleer programında dört nala ilerliyor. Henüz üç gün önce Sinop'a yapılması planlanan santral projesi için bir ülkeyle daha söz kesildi ve üçüncü nükleer santral için yer belirlenmeye çalışılıyor. Bu noktada Orduspor tribünlerine de, toplumsal dayanışma saflarında yer almak yakışır.
Divane Aşık Gibi blog olarak atkılarımızla, formalarımızla, olabildiğimiz kadar Taksim'de olacağız. İstanbul'da yaşayan bütün renktaşlarımızı kolkola yürümeye çağırıyoruz.
Gün ölümlerin kader olmadığını haykırma günüdür. Gün sermayeyi insan hayatına tercih eden pörsümüş zihniyete, yaşama hakkının dokunulmazlığını hatırlatma günüdür.
Karadeniz İsyandadır Platformu'nun çağrı metni;
Çernobil faciasının dünyayı kasıp kavurduğu günlerde zamanın darbeci Cumhurbaşkanı Kenan Evren, “Biraz radyasyon kemiklere yararlıdır”, Başbakan Turgut Özal “Radyoaktif çay daha lezzetlidir” diyebiliyor; Sanayi Bakanı Cahit Aral ise halkın huzurunda radyasyonlu çay içebiliyordu.26 Nisan 1986’daki Çernobil nükleer felaketinin üzerinden tam 26 yıl geçti. Santralin patlamasıyla gerçekleşen katliam sonrası bizler bu ülkede 26 yıldır “Çernobil’in Çocukları” olarak anıldık. Sevdiklerimizi, dostlarımızı, yakınlarımızı toprağa koyduk. 26 yıldır her gün nükleere ve bunu başımıza bela eden sisteme lanet ettik.
Yıllar önce devlet tarafından işlenen bu suç, bütün ölümlere ve bilimsel verilere rağmen kabul edilmediği gibi üstü küstahça örtülmeye çalışıldı. Bugün bu tavır, darbe dönemini aratmayan uygulamalarla, aynı vurdumduymazlık ve pişkinlikle devam etmektedir.
Çernobil ile Fukuşima’nın etkileri halen devam ederken, dünyanın her yanından nükleer sızıntı / kaza haberleri gelirken ve nükleer karşıtlığı hız kazanırken, Sinop’a, Mersin’e ve Trakya’ya nükleer santral yapabilmek için son haftalarda Resmi Gazete’de ferman üstüne ferman yayınlayan; Karadeniz’i ve Akdeniz’i nükleer atık çöplüğüne çevirmek ve kanlı savaşları için nükleer silah elde etmek isteyen, Çin’e, Rusya’ya santral antlaşmaları için iş ortakları ile seyahatler düzenleyen dayatmacı zihniyete karşı bir araya geliyoruz.
Yaşamımızı, havamızı, suyumuzu, toprağımızı, tüm canlıları, yüzyıllar boyunca radyasyonla zehirleyen Çernobil katliamının 26. yılında, Termiğe, HES’lere, Nükleere kısacası yaşamımızı, kültürümüzü yok eden “proje”lere, yağma, talan, rant ve sömürüye karşı doğayı ve yaşamı savunmak için herkesi birlikte haykırmaya davet ediyoruz.
26 yıldır öfkeliyiz, 26 Nisan’da sokaktayız!
KARADENİZ İSYANDADIR PLATFORMU
Tarih: 26 Nisan 2012 Perşembe
Saat: 19.00
Yer: Taksim Tramvay Durağı (Taksim Meydanı)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.