ORDU TEDAŞ'I EKİM'DE ÖZEL SEKTÖRE SATIYORLAR

ORDU YEDAŞ (TEDAŞ) satışta ;

YEDAŞ'ın özelleştirilmesi için başlatılan ihale süresi Eylül ayına kadar uzatıldı. Bu yılın Eylül ayında ise YEDAŞ'ın tüm satış işlemleri ihaleyi kazanan firma ile gerçekleştirilmiş olacak

Samsun, Ordu, Amasya, Sinop ve Çorum illerini kapsayan Yeşilırmak Elektrik Dağıtım Anonim Şirketi'nin (YEDAŞ) özelleştirmesine yönelik süreç dün sona erdi. Teklif alan firmalarla açık ihale üzerinden kesin satışı ise Eylül ayında gerçekleştirilecek.

Özelleştirme ve özelleştirme süreci ile ilgili görüşlerini aldığımız KESK'e bağlı ESM Samsun Şube Başkanı Müşfik Erdoğan, YEDAŞ'ın özelleşmesi halinde elektrik dağıtımının da özelleşeceğini ve bu durumun tüketiciye olumsuz yansıyacağını söyledi. Enerji Bir-Sen Samsun İl Başkanı Selahattin Öztürk ise özelleştirilmeden önce çalışanların özlük hakları ve iş güvencesi gibi temel sorunlarının çözülmesi gerektiğinin altını çizdi.

TÜM ÖZELLEŞTİRMELERE KARŞIYIZ Enerji Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Samsun Şube Başkanı Müşfik Erdoğan,"Sendika olarak sadece YEDAŞ için değil yapılacak olan tüm özelleştirmelere karşıyız.80'li yıllarda verimlilik sağlamak amacıyla başlayan özelleştirmelerin istihdam sağlamak yerine tüketici ve çalışanlar için zarara yol açtığı gözlerden kaçmıyor. Şimdiye kadar yapılan özelleştirmelerin uğratmış olduğu zararları göz önüne alıp sendika olarak bu duruma tepki gösteriyoruz” dedi.

ÖZELLEŞTİRİLEN İŞLETMELER KENDİNİ SATIN ALIYOR Özelleştirilen şirketlere bakıldığında, bu şirketlerin ödemelerini taksitle yaptığına dikkat çeken Erdoğan, “Daha önceden özelleştirilmiş olan kurumların gelirleri incelendiğinde ise kurumların bir buçuk yılda getirdiği tutarla özelleştirme için ödenmiş tutarın aynı olduğunu görüyoruz. Yani özelleştirilen kurumlar ürettiği gelirle 1,5 yılda kendi kendini satın alıyor. Bu durumda özelleştirmenin bir kar değil zarara götürdüğü açıkça görülmektedir” diye konuştu.

KARAR DEĞERLENDİRİLMELİ Kamu için son derece önemli olan enerji kaynaklarının üretim yönünden yüzde 51\'inin özelleştirilmiş şirketler tarafından yapıldığını ifade eden ESM Samsun Şube Başkanı Müşfik Erdoğan; "YEDAŞ'ın da özelleşmesi halinde kamuda olan dağıtım da özelleşmiş olacak ve bu durum tüketiciye olumsuz olarak yansıyacaktır. Çalışanlar ve tüketici açısından alınan kararın tekrar değerlendirilmesi gerekli" şeklinde konuştu.

SORUNLAR ARTACAK Özelleştirmenin getireceği sorunları ele alan Erdoğan, şunları söyledi; "Herhangi bir yerde meydana gelen arıza halinde hizmetin ne kadar zaman içinde ve hangi maliyetlere ulaşacağı hakkında belli bir görüş yok. Yani arıza halinde hizmetin ne kadar süre içinde gerçekleşeceği ve ne tutarlara ulaşacağı tamamen şirketin isteğine bırakılıyor. Özellikle kış aylarında kırsal kesimlerimizde çıkabilecek arızaları göz önüne alırsak bu gibi sorunlar tüketicinin zararına olacaktır. Bunun yanında üretimin yüzde 51'i özelleştirilmiş durumda iken dağıtımın da özelleştirilmesi ile tüketicinin aldığı hizmet karşılığında ödediği bedel olan faturaların ne tutarlarda olacağı bilinmiyor. Önceden de bildiğimiz gibi dağıtımda yapılacak özelleştirme de bir kabarık fatura dönemi başlatacak.

" ÖZELLEŞTİRME OLUMSUZLUKLAR GETİRECEK YEDAŞ'ın özelleştirilmesi hakkında düşüncelerini aldığımız Enerji Bir-Sen Samsun İl Başkanı Selahattin Öztürk,"Yapılacak olan özelleştirme ile oluşacak olumsuzlukların başında işçi-memur olarak çalışmakta olan personellerin geleceği net olarak belli olmaması geliyor. Hala çalışmakta olan personel için yasa gereği şirkete geçmeleri halinde çalışma şartları belirlenmemiştir. Memur personellerin ya havuz kadroya alınarak başka kurumlara geçeceği, ya da şirkette çalışacakları belli olsa bile bu memurlarımızın ihaleyi alan şirketteki yasal ve özlük haklarının neler olacağı hakkında ayrıntıların belirsizliği son derece önemlidir. Bu konu, ihaleyi alan şirketin memurlar ve işçiler yönünden inisiyatifine bırakılmıştır" dedi.

ÖNCE ŞARTLAR BELİRLENMELİ Çalışanların özelleştirmeden önce iş güvencesi gibi bir takım şartlarının belirlenmesi gerektiğine dikkat çeken Öztürk, şunları söyledi; “Özelleştirilme yapılmadan önce çalışanların özlük hakları ve iş güvencesi gibi temel sorunların belirlenmesi gerekir. Daha önce özelleştirilmiş olan Telekom, çalışanlarına 3 ile 5 yıllık protokoller düzenleyerek maaş ve kaç yıl iş garantisi verdiğini güvence altına almıştır. TEDAŞ'a baktığımızda ise böyle bir uygulamanın yer almadığını ve çalışanların durumunun tamamen ihaleyi alan şirketin serbestliğine bırakıldığını görüyoruz.Geleceğini göremeyen çalışanlarımızı huzursuzluğa iten bu durum karşısında mutsuz aileler oluşmuş ve çocuğunu okutmak veya evlendirmek ya da hangi mekanda ikamet etmek gibi kararsızlıklarla dolu düşünceler yer edinmiştir.Personellerin ruh sağlığını etkileyen özelleştirmenin çalışanların çalışma ve devir şartları net olarak belirlendikten sonra faaliyete geçmesi gerekir."