Milliyetçilik/ulusalcılık
 

Milliyetçilik/Ulusalcılık Kötüymüş. 

Yani,

Türkiye’nin ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Cezayir ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Vietnam ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Küba ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Sscb nin faşizme karşı yaptığı vatan savunması kötü,

Kore’nin Nato’ya karşı ulusal savaş yapması kötü,

Amerikan’ın İngilizlere karşı verdiği ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Hindistan’ın İngilizlere karşı verdiği ulusal kurtuluş savaşı kötü,

Örnekleri çoğaltmak mümkün.

Bunların hepsi kötü. 

Peki iyi olan yok mu? Elbette var.

Kürtlerin Türklere karşı yaptığı ulusal kurtuluş savaşı iyi.

Yani sanırsınız ki; Lenin’in, “ulusların kaderlerini tayin hakkı” kitabı sadece Kürtler için yazılmış!

Kılıçdaroğlu ne dedi?

CHP genel başkanı Kılıçdaroğlu’nun bugün gurup toplantısında yapacağı konuşma merakla bekleniyordu.

Elbette beklenen Birgül Ayman Güler’in sözleriydi. !Herkes sözlerine dikkat etsin, nereye çekilebileceğini hesap etsin, burası üniversite kürsüsü değil! gibi sözler söyledi.

Medya bu konuları konuşuyor, tartışıyor.

Ama Kılıçdaroğlu bunun dışında öyle sözler söyledi ki mantık almıyor.

Neymiş? Çok komutan, gazeteci, üniversite öğrencisi vb. tutuklu olduğu için Erdoğan Şangay İşbirliği örgütüne girmek istiyormuş. Çünkü dünyanın doğusunda demokrasi yokmuş. Demokrasi demek batı demekmiş.

Sözlerin neresini düzeltelim veya eleştirelim ki?

1- batı emperyalizmi çürüyor kokuyor.
2- Batı da demokrasi kalmadı, işçiler, çalışanlar her gün sokaklarda
3- Dünyanın neresinde insan ölüyorsa öldürenler abd ve ab
4- Doğu yükseliyor, gelişiyor.
5- Nato dan mı çıkacağız? Diyor. Türkiye’nin nato toprağı olmasından memnun.

Aslında Erdoğan’ın Şangay İşbirliği örgütüne gireceği filan yok. Sadece Putin’e, “ne yapalım biz bu kamptayız işte, Suriye politikamız başka türlü bir şey olamaz” gibi mesaj vermek istemişti o kadar.

Kılıçkaroğlu Şangay İşbirliği Örgütünü eleştirerek AKP hükümetinin politikalarını aklamış oldu. Hayırlısı olsun.

İmralı görüşmeleri

Neymiş pkk silah bırakıp Avrupa ülkesine gidecekmiş.

Onlar zaten istediği zaman avrupaya gidip geliyorlar ya. Konumuz o değil.

Aklı başında olan her hangi bir insan PKK’nın silah bırakmayacağını bilir. Burada yapılan pazarlıklar silah bırakma falan değil.

Apo devletin elinde olduğu için, onu Mandela gibi serbest bırakıp kahraman yapma karşılığında, PKK’nin Barzani’ye katılıp Esad üzerine sürülmesi hedefleniyor. Esad ile savaşılacağı için silah da lazım tabii elbette silah bırakılmayacak.

Sadece bu kadar olsa sorun yok. Esad düşünsün deriz de,

Esas sorun, Irak, İran, Suriye Türkiye’yi kapsayan büyük Kürt devletinin kurulması, başında Barzani. PKK bunu kabul etmiyor, Barzani yerine ben olacağım diyor. Zaten ABD Barzani’ye oynadığı için Apo’yu paketleyip Türkiye’ye teslim etti.

Irak Kürtleri tamam, Suriye Kürtleri de de öyle sayılır ama pürüz var, onlar PKK yanlısı PYD, Türkiye’de ise fazla sorun yok. Sorun çıkaran subaylar içeride. Elbette Suriye den sonra sırada İran var.

İmralı süreci bu işte. 

Elbette bu arada, ana dilde savunma, ana dilde eğitim, Türklük kimliğinin kaldırılması vb. şeyler Kürt halkına yönelik lokmalar.

Halkımız da Kürt sorununa barışçıl çözüm bulunacak, kardeş kardeş yaşayacağız, bunun için görüşmeler sürüyor sanıyor.

İyi şeyleri olacağını düşünmek güzel şey elbette. Karamsar olmamak lazım ama öyle değil mi?