Yıldız ERİŞ AKATA
O çocuklar bizim....
Mardin,deki katliam sebebi ile olayın yankıları sürerken ,bütün gözler Güneydoğu Anadolu bölgesine çevrildi.Bu travmayı atlatması için köydeki yetim kalan çocuklara rehabilitasyon uygulamaları yapılıyor.Psikologlar ve uzman ekipler nezaretinde ,köydeki tüm çocuklar gözetim altında tedavi edilmeye çalışılıyor.
Anneler gününde ,köydeki otlaklardantopladıkları kır papatyalarını annelerinin ,mezarları na bırakan çocuklar ,hiç kimsenin dayanamayacağı bu vahşet karşısında son derece sağlıklı bir duruş sergiliyorlardı. Basın mensuplarına mezarlıkların dayanılmaz görüntüsü içinde ,oyun oynarmış gibi resim veriyorlar.Oradan oraya koşarak etraftan topladıkları çiçekleri ,bir çocuğun bulunmaması gereken mezarlara koyuyorlar ,toprağa sarılıyorlar dı sanki annelerine sarılıyormuşcasına .ve orada bulunan televizyon kameralarının çekimleri onlar için çocukça bir oyun haline gelmiş gibiydi .
Sanki olayın korkunç etkilerini hafızalarından silmek ister gibiydiler .Kaderlerini yaşamak zorunda olduklarını bilerek ,tüm dünyanın gözleri önünde yazgılarını sorgulamadan sessiz bir kabullenişin ,sessiz matemin yasını tutuyorlar .
Çocuklar garip bir kabullenişi ,bastırılmış duygularını ,kücücük yüreklerinden yükselen feryatlarını içlerine gömerek kendilerince onur ve gurur savaşı verir gibiler,bize sakın acımayın der gibiler.Onlar bizim çocuklarımız ,onlar bizim geleceğimiz...
Yürek yakan bir vahşetin ortasında ,kan ve barut kokan bir ortamda ,mezarlıkların arasında oyunlar oynamaya çalışıyorlar..Daha birkaçgün önce korkunç bir silahlı çatışmanın tam ortasında idiler..Kulakları sağır eden silah sesleri arasında küçücük yürekleri ne olduğunu anlayamadan annelerini ,babalarını öldüren vahşetin sesini duyduklarını ve o gece yaşananları nasıl unutcaklar..
O çocukların hala aynı ortamda ve üstelik her gün mezarlıklarda olmaları normalmidir ..Acaba geçici bir süre için bile olsa olay yerinden uzaklaştırılıp başka bir ortamda tedavi amaçlı bir kampa alınamazlarmı ...Veya yakın bir şehirde yatılı okul imkanları sağlansa bu çocuklar için daha sağlıklı olmazmı..İnsan yüreğinin ,insan vicdanının kabulenemeyeceği bu kadar ağır bir acıyı o küçücük yüreklere yükleyemeyiz, taşıyamazlar ,Millet olarak onlara yardımcı olmak ve yaşananları bir nebze olsun unutturmak zorundayız.
Aksi takdirde taşlaşmış yüreklerde yeşerecek kin tohumlarını temizleyemeyiz,bedelinide kimse ödeyemez...O çocuklar bizim ,kaybetmeyelim ...