Bir 'hayır'da bin 'hayır' var
İlkinde umudumuz artmıştı, ikincisinde daha da büyüyeceğinden emin olarak yola çıkacağız. Bir hayır da bin hayır vardır, diyerek
Bir 'hayır'da bin 'hayır' var
Ahmet Yavuz
Birinci yazıda konvoya ilişkin bilgiler vermiş, ilk izlenimlerimi aktarmıştım. Kastamonu’dan Karabük’e İhsangazi-Araç üzerinden 3 Mart’ta, oradan Zonguldak’a 4 Mart’ta Yenice-Çaycuma üzerinden gittik. Dört ilçe de daha önce hiç görme fırsatı bulamadığım nadir yerlerdendi. Güzel bir coğrafya… Bahara merhaba demiş. İki gün hariç hava da güzel olunca yorgunluk hissetmiyor insan.
Kastamonu girişinde yağmur yememizin sebebi Ilgaz’a tatile gelen dört denizci subayımızın eşleriyle birlikte yağmur altında sırılsıklam bir halde bizleri karşılamalarıydı. Enerji verdiler. Islandığımıza değdi.
Kastamonu ve Karabük’te sürprizler yaşadık. Hasdal’daki Uzman Çavuşumuz, halk tabiriyle gardiyanımız Ramazan kardeşimiz iki arkadaşıyla ziyaretimizi radyodan duymuş ve bizleri görmeye gelmiş. Dünyalara bedel bir karşılaşma oldu. Hepimiz coşkuyla kucakladık Ramazan çavuşu…
Karabük’te 75’lik bir delikanlı karşıladı bizi: E. Koramiral Atilla Kıyat İstanbul’dan kalkıp gelmişti direksiyon sallayarak. Coşkumuza coşku kattı.
Araç’ta, Yenice’de, Isparta’da halk pazarlarına uğradık. Araç’ta AK Parti MV Metin Çelik ile karşılaştık. Onlar “evet”, biz “hayır” çalışması yapıyorduk. Uygarca sohbet ettik.
PAZARDAKİ KADIN HÂKİMİYETİ
Pazarların en ilginci Yenice’deydi. Pazar, kadınların hâkimiyeti altındaydı. Tamamı güler yüzlü ve hoş sohbetti. İlginçtir, çoğu da hayırcıydı.
Devrek-Polatlı-Akşehir üzerinden Eğirdir’e ulaştık. Eğirdir’de emekli subaylar ve eşleri geç saate rağmen görev başındaydılar.
Ardından geçtiğimiz Isparta ve Burdur’da, bu iki güzide şehrimize Atatürk’ün gelişinin 87. yıl etkinliklerine katıldık. Özellikle Burdur’da büyük bir coşkuya tanıklık ettik. Burdur’da ayrıca Sanayi Çarşısını dolaştık.
Konvoyu 7 Mart saat 12.30’da dağıttık. Evlere ulaşıldığında yazı yazacak zaman kalmamıştı.
Bu arada medyanın yoğun ilgisine muhatap olduk. Çeşitli TV kanallarına ve radyo yayınlarına bağlandık. Merkez medyanın da aslında yoğun ilgisi olmasına rağmen bu durum ekranlara ve sayfalara pek yansımadı. Canları sağ olsun…
SİYASİ ETİKETİ OLMAYAN KONVOY
Bizler Hayırlı Konvoy olarak herhangi bir siyasi bir etiket taşımıyoruz. Kahir ekseriyetimiz, “yetmez ama evetçilerin” yoğun katkısıyla kabul edilen 12 Eylül 2010 Referandumu sonuçlarının mağduruyuz. Kendi maruz kaldığımız acıları, 16 Nisan’dan sonra daha geniş bir kesimin daha yoğun yaşaması kaygısını taşıdığımız için yollara düştük. Millete durumu açıklamayı kendimize görev edindik. Demokratik bir adım attık. Evet diyene de, hayır diyene de saygı duyduğumuzu ifade ettik. Milletimize koşulsuz sevgimizin ve devletimize başarı dolu hizmetlerimizin verdiği özgüvenle halkımızın karşısına çıktık. İnsanımızla çok da başarılı bir iletişim kurduk.
Halkın gündeminin halk oylaması değil, ekonomi olduğunu; önemli bir kararsız kitlenin varlığının referandumun sonucu üzerinde etkili olacağını; milliyetçilerin yüksek oranda hayır diyeceğini gözlemleyerek döndük. İbrenin hayırdan yana olduğunu ileri sürmek hiç de aceleci bir yaklaşım olmayacaktır.
KONVOYU VURMAYA KALKANLAR
Hemen hiçbir olumsuzlukla karşılaşmadan Anadolu’dan dönerken, konvoyu İstanbul’dan vurmaya kalkanlar oldu.
Ağzımıza almadığımız ve almayacağımız ifadeleri utanmadan bize yakıştırdılar. Korkaklığımızı bile öne sürme aptallığına düştüler. Kendi vasıflarını üstümüze yapıştırmaya kalktılar. Ama unuttukları iki şey vardı:
-Geçmişteki rollerini, tarih kendi kara kaplı defterine yazmıştı. Kurtulmaları mümkün değildi.
-Hayatımızın bir kısmı dağda taşta teröristlerle mücadeleyle geçmişti. FETÖ’yle kendileri kucak kucağa iken bizler kavga halindeydik. Darbe esnasında saklanan değil, direnenlerden olmuştuk.
Temiz ve büyük amaçlara yöneldiyseniz enerjinizi doğru kullanmalısınız. Bu temel düstura ters gibi görünse de, bazen tarihe not düşmek ve bir güce yaslanarak hayatta kalmaya çalışanlara hatırlatmak gerekiyor: güce değil, değerlere yaslanın. Kalıcı olursunuz.
Bu konuda beni dinlemiyorsanız Eric Fromm’u dinleyin:
“Güç, insanların çoğuna tüm şeylerin en gerçeği olarak göründüğü halde, insanlık tarihi onun tüm insani başarılar içinde en geçici olduğunu kanıtlamıştır.”
YENİ KONVOY YOLDA
Hayırlı Konvoydan rahatsız olanlar olduğunu biliyoruz. Bizleri sevgiyle kucaklamaya hazır olanlar olduğunu da… Biz de onları düşünerek yollara yeniden koyulacağız.
Konvoy 21 Mart günü yola koyulmuş olacak. Yeni saygın yüzler de aramıza katılmış olacak. Programı netleştirdiğimizde açıklayacağız. Uşak-Afyon-Kütahya illerini ziyareti öngörüyoruz.
İlkinde umudumuz artmıştı, ikincisinde daha da büyüyeceğinden emin olarak yola çıkacağız.
Bir hayır’ da bin hayır vardır, diyerek…
Odatv.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.