FAHRİ (DAYI) ÇELEBİ
İşte bu! Hayatın gerçeği olan manzara. Ne verirsen onu alırsın. İnsansan insan gibi hayvansan hayvan gibi gidersin mekanına tabutunla. Son yolculuğunda arkanda binlerde olur, sadece hafif bir rüzgar sesi de. Allah böyle ölüm nasip etsin insan olana.
FAHRİ (DAYI) ÇELEBİ
İşte bu!
Hayatın gerçeği olan manzara. Ne verirsen onu alırsın. İnsansan insan gibi hayvansan hayvan gibi gidersin mekanına tabutunla. Son yolculuğunda arkanda binlerde olur, sadece hafif bir rüzgar sesi de.
Allah böyle ölüm nasip etsin insan olana. Cemeatin de her renkten insan sana göz yaşı döküyorsa, sana olan sevgilerini saf durupta ifade ediyorsa, mekanın cennet olsun. Adamın hergünü camide geçiyor, ibadet ediyor, gidip geliyor, ama insanla olan ilişkileri bom boş ise onun namazıda musallada bomboş oluyor.
Fahri dayım severdi bizleri. Saygı gösterir toplum içinde daima bizleri yukarıları taşırdı. Gönlü boldu. Ordu için çalışmaktan bir şeyler yapmaktan zevk alırdı.
Ama ihale için, birilerinin koltuk altında olayım kartvizit yapayım için, yalakalığım tavan yapsın, siyasette bir şey olayım içinde siyaset yapmadı. Bir siyasi fikrin içinde oldu. İyi oldu kötü oldu ayrı, ama adam gibi oldu, yaşadı, işini yaptı ve hakkın rahmetine kavuştu.
Omu cennetlik, yoksa yetimin hakkını yiyen mi, haksızlık yapan mı, torpille birine şirin görünen mi Allah ın iyi kulu, yoksa Fahri dayımı?
Allah mekanını cennet kılsın dayı…
Sen iyi adamdın be.
Şimdi arkanda bıraktığın o iyilik melekleri de sensiz, işler tatsız tuzsuz. Kervansaraydaki köşende, köşende sohbet ettiğin insanlarda sensiz. Sensiz Ordu olacak bu saatten sonra dayı, illaki olacakta birilerinin içinde acında olacak.
Gitmez ki.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.