Prof.Dr. Osman Akata Orduda

Prof.Dr. Osman Akata Orduda

Ordu İlinin Yetiştirdiği ilk Doçent, ilk Prof ve Cumhuriyetin İlk Tıp Fakültesi Ankara Tıp Fakültesi'nin Bolüm Başkanlığınıda yapan ve Ankaraya gidince ilk kapısı çalınan hemşehrilerimizden Osman Akata Ordu'ya gelerek, Baba ocağında aile üyeliri veakrabal

21917


Prof.Dr. Osman Akata Orduda

nevzat-serüven-masada-.jpgNevzat AKATA

Ordu İlinin yetiştirdiği ilk Doçent, ilk Profosör olma unvanını taşıyan Osman Akata Ordu da.

Atatürk'ün kurulmasını emir verdiği Cumhuriyetin İlk Tıp Fakültesi Ankara Tıp Fakültesi' nin Genel Cerrahi Bolüm 

21910

Başkanlığını da yapan  Prof. Dr. Osman AKATA  anabilim dalı başkanlığı döneminde, 1988 yılında temel non-invaziv damar laboratuvarı kuruluşunuda  gerçekleştirdi. 

Prof. Dr. Akata 1960 yılında ülkemizde ilk kez abdominal aort anevrizması rezeksiyonu ve teflon greft ile onarımı ameliyatınıda  gerçekleştiren hekim oldu.

ProfDrOsman Akata Okuduğu Ordu Merkez İlk Öğretim Okulu'na 11 Eki 2008 de de bütün masrafını karşılayarak Modern bir konferans salonu da kazandırmıştı.

Ordulu hemşehrilerimizin Ankaraya gidince ilk kapısı çalınan adreslerinden biri olan  Osman Akata, Ana- Baba ocağı Ordu' ya gelerek, aile üyeleri ve akrabaları ile hasret giderdi.

21914

Ordu Öğretmen evinde dün akşam -22 01 2014- gerçekleşen sohbet  yemeğinde, Akata, çocukluk anılarındaki Ordu ve Ordu'da yaşayan farklı din ile kültürlerdeki insanlarla bir arada yaşamanın güzelliklerini, komşuluk ilişkilerini, bu birlikteliğin  geliştirdiği insani diyalogları, dayanışmaları da aktarırken pürdikkat dinlenildi...

Akata ailesinin yaşayan Tarihlerinden Prof Dr. Osman Akata' ya sorduklarımın karşılığında aldığım cevaplardan, yaşamının, Görgü -Bilgi- Tanıklık alanlarındaki aktarımlarından aldığım ders; " Emperyalist Savaşın Ülke insanlarına Zülüm ve yoksulluk ve karşılıklı Cinayetler işletmesinin de kaynağı olduğunu" düşündürttü.

21913

Osman Amcamın Aile büyüklerinden duyduğu ve kendi yaşadığı şeyleri dinlerken çok duygulandım, üzüldüm.

Hele Mesudiye yöresinden gelen hastasının Azınlıkların Zorunlu Göçünde  "Devlet Korumasında" il sınırına kadar götürülenlere, il sınırından çıkınca "neler  yaptıklarını, oralarda olanları ikrarı" bizlere aktarırken bir kez daha "Silaha ve Savaşa Hayır" demem gerektiğini anladım.

Günümüz Savaşları artık  neredeyse tamamen  Sivillere, Yaşlı ve Çocukları hedef almış duruma geldi... Ne olursa olsun  " Haklı Zeminde olduğunu sansak bile" Çağımızda "Savaşlara hayır" demenin gerektiğide bu sohbette açığa çıkmış oldu...

Osman Akata ile Sohbetimizde, son günlerde Ordu'da  " Tarihçiler ve Magazin Tarihçileri " arasındaki Topal Osman Ağa'nın Ermeni Meselesinde Orduya gelişi" konusununda nedenini az çok öğrenmiş olduk... 

(Konunun taraflarından biri olan Kent Konseyi Başkanı Halit Ziya Çelebi de bu konuda Osman Akata ile ortak paydada mütabık kaldılar). 

21915Topal Osman Ağa Müfrezesinin Ordu'da yerleşik iki Sülalenin arasındaki gerginliğinin neticesinde sülalaler arası bir olay çıkmaması için bir müddet Orduda kalması imiş.

Zaten daha sonradan da bu iki sülalenin " kız alıp-Dünür olması-  akrabalık ilişkilerinin gelişmesi sonucu husumetin giderildiği de aktarılan bilgilerden idi.

Sohbetimizin bir bölümünde konu tekrar, Ermeni ve Rum ahalinin /komşularımızın merkezde hiç bir sorun olmadan iyi komşuluk ilişkileri içerisinde  bir arada yaşadıkları, ve istisnai bir iki olay dışında vukuat yaşanmadığını aktaran Osman Akata, 

21916 Genel Konjoktürün yol açtığı ve o zamanki hükümet kararı sonucu Ordulu Ermeni komşular ve ahbaplarımızın çocuklarını ve yaşlıların bir bölümünü Türklere emanet ederek, Askeri korumalar eşliğinde Mesudiye üzerinden Erzincana sevk edilmek üzere il sınırında kadar götürüldüğünü ve daha sonrasında da  " Eşyaları -hazineleri var zahabıyla- uğradıkları saldırı sonucunda öldürülmeleride tekrar belleklerde hüzünle canlandı. Ordu'yu Çok sevdiğini  söyleyen Akata, kenti gezip anılarını tazeleyeceğini beyan etti. Osman amcaya aramıza hoş geldin derken ,Uzun ve sağlıklı ömürler diliyorum...

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.