İstanbul saraç oğlundaki o Ordu spor değil bizim Ordu sporumuz. İstanbul da iki baskı ile darmadağın edilen ve maç boyu sahada gezinen değil bizim Ordu sporumuz. Sonra her akında rakibe buyur gel git diyecek kadarda ayak bağları çözülme noktasında oynayan görüntüyü veren değil bizim Ordu sporumuz.

 

Bakın iki deplasman, kötü oyun görüntüsü ile bazı kalemler inceden sallamaya başladı. Bu kadar etrafta bu takımın kötü olmasından kalem hesabı yapan insanlar var iken Ordu spor takımının kötü olmaya, ucuz oyun içinde olmaya asla hakkı yok.

 

O herkesi memnun eden oyun anlayışı ve baskısı ile rakiplerin gözünde tehlikeli bir takım imajı  ile durmalı. Gelen takımlarda Ordu spor dan çekinmeli.

 

Ama sanki takımdan çok Cuper den çekinen bir görüntü vardı rakipler üzerinde, bunu da zamanla takımın oyunu üzerine yoğunlaştırdı rakipler. O yoldan gelmeye ve bazen bu maç bazen de Antep maçı gibi ince sancı maçlarla can sıkılmaya, neler oluyor denmeye başladı etrafta.

 

O denmemeli bence.

 

Güven ve takıma olan inanç sarsılmamalı. Bu takım aslında süper ligde iyi sayılacak yada iyiye yakın kadrosu olan ender takımlar dan birisi. Efendim bazen kaza olura değil, bu haftaki Trabzon gibi güçlü ekibe karşı oluşacak iyi oyun ve gelecek puana Ordu spor konsantra olup çalışmalı ki, takım ve teknik kadroda bunu yapıyor.

 

Maç sonunda yine ayakta on binler ve yine büyük Ordu spor ile gelen puan beni ilgilendiren. Çünkü Ordu sporun kimseden çekinecek hali yok. Bırakacağız rakipler bizden çekinecek.

 

Haydin maça beyler.

 

 Çok zevkli maç izleyeceğiz. İnanın.