KÜRESEL İŞGAL

 

                     

Bu işgal, eski bildiğimiz işgallerden değil.

Yani roma İmparatorluğu gibi ordularla yapılmış bir işgal değil. Yine bu işgal, klasik bir emperyalist işgal değil. Yani, IMF, Dünya Bankası, Patent hakkı vb. türden bir işgal değil.

Bu işgal; yerli işbirlikçileri ile gerçekleştirilmiş bir işgal. Vatan, millet, ulus bilinci olmayan siyasetçilerin hükümet yapılması ile başlayan bir işgal.

Soros Vakıflarının, Alman Vakıfları, AB fonları ile, Kültür Bakanlığı katkıları ile yapılan filmlerle, Batılı ülkelerinin verdiği ödüllü “eser”lerle gerçekleşen bir işgal.

Bu işgal emperyalist merkezlerde yetiştirilen yerli yabancı “uzman”larla gerçekleştirilen bir işgal.

Ülkeyi bir korku cumhuriyetine çevirip, aydınlarını ya içeri atıp, ya satın alarak ya da sindirilerek gerçekleştirilmiş bir işgal.

Bu işgal, ekonomik kredi notlarının yükseltilmesiyle, “sıcak para”ın ülkeye gelmesi ile Türkiye burjuvazisinin satın alındığı bir işgal.

Bu işgal, İsrail’in yalandan özür dilemesi ile süren bir işgal.

1915 ermeni olayları, Tunceli isyanı, Varlık Vergisi, 6-7 Eylül olayları kullanarak insanları Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmaktan utanır hale getirerek süren bir işgal.

Evet Türkiye bir küresel bir işgal altındadır.

Bu işgalden kurtuluş yolu seçim sandıklarında oy saymakla bitecek bir işgal değil. Bu işgal küresel sermayenin elinde oyuncak olan CHP-MHP ile sona erecek bir işgal değil.

Bu işgal ancak ülkemizdeki tüm yurtsever güçlerin anti-emperyalist cephede birleşerek verebilecekleri mücadele ile sona erebilecek bir işgal. Ama ülkemiz aydınları, laik, sol yapılar bu cepheyi kurmaktan oldukça uzaklar.

Küresel sermayenin u saldırılarına karşı, Rusya, Cin, İran, Suriye gibi ülkelerle işbirliği yaparak, Suriye vatan savunmasına uluslar arası tugaylar oluşturup küresel sermayenin Suriye’den kovalanmasını sağlayarak bu işgal sonlandırabilinir.

Günümüzde Suriye yönetimi, küresel sermaye etkisindeki yaklaşık 100 ülkeye karşı vatan savunması yapıyor. Dünyanın değişik yerlerinden toplanan psikopatlar, cezaevi firarileri, parasız insanlar, silahlandırıp, eğitilerek, ceplerine para konularak Suriye’ye gönderiliyor. Suriye ordusu büyük kayıplar verse de bunları böcekler gibi öldürüyor ama emperyalistler yeni binlercesini buluyor.

Türkiye’de küresel işgale karşı çıkanlar anti-emperyalist cepheyi kuramazsa, Esad’ın küresel sermaye karşısında başarılı olmasını beklemekten başka şansı yok.

Eğer Esad yıkılırsa Türkiye’yi çok daha karanlık günlerin beklediği çok açık.

Saygılarımla…

Önceki ve Sonraki Yazılar