CHP"nin bu gün yapılacak kurultayında, Deniz Baykal"ın yeniden Başkan seçileceğine kesin olarak bakılıyor.

      Baykal, yeniden Başkan seçilir mi, seçilmez mi bilemem. Ancak, CHP"de seçilen yeni parti yönetimine, partiyi siyasi yelpazede, gerçekten sosyal demokrat bir konuma getirmesi için büyük görev düşmektedir.

      Kim ne derse desin, muhalefet yapma başarısında sayın Baykal"ın hakkını teslim etmek lazım. Gerçekten de muhalefet görevini layıkıyla yapmıştır.

      Ancak,  merkez sağın, AKP"ye kaydığı bugünkü ortamda iktidarın  tek alternatifi olan CHP"nin iktidara gelmesi için bence siyasi anlamda bir takım radikal  değişikliler yapması gerekmektedir.

      Çünkü, CHP"nin etkin bir muhalefet yapmasına rağmen bir türlü iktidar olamama zaafı ancak radikal bir reform yoluyla aşılabilir.

      O halde  CHP bu zaaflarını ortadan kaldırmak için ne yapmalı ?

      *Halkla kucaklaşmanın yollarını aramalı,

      *Ne laiklik anlayışını ne de manevi inançları yozlaştırmadan aradaki kırmızı çizgiyi net olarak belirlemeli,

      *Manevi inançlardaki  bir takım hurafeleri, bilimsel kaynaklara dayanarak halka anlatıp, bu inançları istismar edenlere fırsat vermemeli,

      *Ulusal Egemenliğimizden taviz vermeden küresel ekonomiden,karşılıklı çıkarlar doğrultusunda yararlanacak bir politikayı benimsemeli,

      *Demokrasiye olan saygısını, parti içinde de uygulamalı.

      * Esnaf, çiftçi, işçi, memur ve emekliler gibi geniş halk yığınlarının haklarını korumak için tasarladığı reel  projelerini halkın anlayacağı net bir şekilde, daha ziyade de üreteceği etkin sloganlarla haykırmalı.

      *Parti Teşkilatındaki yönetici ve üyeleri, haklarında şaibe uyandıracak  girişimlerde bulunmaları için sık sık uyarmalı, denetlemeli  ve uyarıları dikkate almayanlara gerekli disiplin cezalarını uygulamalıdır.

      Yoksa, halka tepeden bakıp ahkam kesmekle, sadece Atatürk ve Cumhuriyet ilkelerini benimsemiş bir parti olduğunu  anlatmakla bir yere varılmaz.

      Sayın Baykal,yeniden Genel Başkan olduğu takdirde bu radikal değişikleri benimser mi bilemem.

      Ancak, parti içi demokraside bugünkü anlayışını değiştirmezse bu kurultayda, Parti Tüzüğüne; değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez kaydıyla şöyle bir madde eklenmeli;

      Baykal ölene kadar lider

            Ancak kendi  isterse gider 

UCUZ KAHRAMANLIKLAR

        

           Veresiye veremem

            Peşin sıra gelemem

            Gelsem bile bulamam

            Bulsam bile alamam

       Çocukluğumuzda veresiye satış yapmaya istekli olmayan bakkal dükkanlarının duvarlarında, bu sözlerin yazılı olduğu bir levhaya rastlardık.

      Şimdi de Hıncal Uluç, Galatasaray-Fenerbahçe maçı hakkında,”Galatasaray yenemez yense bile şampiyon olamaz” diyor.

      Galatasaray yenerse üç puan öne geçecek. Geriye iki maç kalıyor. Bu maçlardan birinde berabere kalıp diğerinde galip gelirse neden şampiyon olmasın ki ?

       Anlaşılan Hıncal Uluç, Galatasaray Fenerbahçe"yi yenemezse veya yenerse de buna rağmen şampiyon olamazsa “ bir bildiğim var” deyip, bilge kişi olduğunu kanıtlamak istiyor.  

      Tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, Trabzon Devlet Tiyatrosu yönetmen ve sanatçılarına, bir oyunda senaryo dışına çıkılarak, hükümete hakaret ettiklerinden dolayı verilen cezayı protesto etmek için, kendi özel tiyatrosuna verilen devlet yardımını kabul etmemiş.

      Devlet Tiyatrolarında, yönetmenlik gereği tektsin dışına çıkılmaz.Yönetmelikleri ihlal

etmek ise suçtur.

      Gezen"de, devletin verdiği bir miktar ödülü almamakla, hem ucuz kahraman olmak hem de reklam yapmak amacında olsa gerek.