Ülkemizin en önemli iki metropolünden İstanbul ile başkent Ankara"da yerel seçimler için, AKP ile CHP arasındaki yarış bir hayli kızışmış durumda.

      CHP"nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ayağıma çizmelerimi giyip İstanbul"un varoşlarını tek tek gezeceğim” diyor, 

      Kılıçdaroğlu"nun bu sözlerine karşılık Başbakan Erdoğan ise, günümüzde İstanbul"un çizmeyle gezmeyi gerektirecek,çamur ve çukur olan herhangi bir yeri kalmadığını vurguluyor.

      Ancak Kılıçdaroğlu TV ekranında, varoşların birinde  gezerken, Başbakana yanıt olarak, çamur ve çukuru gösterip “ İşte çamur işte çukur !” diyor.

      Başkent Ankara"da ise CHP, adayları Murat Karayalçın"a seçim propagandası için, merhum Barış Manço"nun meşhur“Kara Sevda Kara Sevda” şarkısına, “Karayalçın Karayalçın Ankara"da başka kim olabilir ki” sözlerini uyarlıyormuş.

      Bence CHP, İstanbul için de  yine merhum Barış Manço"nun “İşte Hendek İşte Deve” şarkısını uyarlarsa yerinde olur. Nasıl mı ? İşte böyle,

                           İşte çamur işte Çukur

                           Ya atlarsın ya geçersin

                           Baktın olmaz vazgeçersin

                           Zordur almak halktan oyu !

      Merhum Barış Manço"nun, bilhassa Kara Sevda şarkısı ,Ordu adayları için de kolayca uyarlanabilir. Mesela CHP"nin adayı Kenan Çebi için,

      “Kenan Çebi, Kenan Çebi ! Var mı başka bir aday senin gibi”

      MHP"nin adayı Ali Aydın"a

            “ Ali Aydın Ali Aydın ! Geliyor, Ordu halkı gözün aydın !”

      AKP"nin adayı Bahar Çebi içinse yine bir başka şarkıdan

            “Gelsin Bahar açsın güller, Bizim olsun güzel günler ! !

              Sözleriyle uyarlanma yapılırsa yerinde olurum sanırım.

              Ya DSP"nin adayı şimdiki Başkan Seyit Torun için  hangi şarkı uyarlanabilir ?

              Ona da  “Gülmek Sana Yakışıyor” şarkısını pekala uyarlayabiliriz,

                            Seyit Başkan aday yine

                             Çok çalıştı son beş sene

                             Bu seçimde gülsün yine

                             Gülmek ona yakışıyor. 

********** 

      Bazı palavracılar vardır, askerliğini yaparken çavuşunun despot davranmasından çok çekmiştir.

      Yıllar sonra mahalle kahvesinde askerlik hatıralarını anlatırken, çavuşu nasıl takmadığını anlatır durur. Dinleyenlerse, “he” deyip geçerler.

      19174 Kıbrıs Barış Harekatında, Kıbrıs"ta  askerliğini yapmış olan, “Kurtlar  Vadisi”

dizisinde “Kılıç” tipini canlandıran Atilla Olgaç, bir televizyon kanalında, biri esir olmak üzere tam on kişi öldürdüğünü anlatınca, Rumlar ayağa kalktı; Türkiye"yi AİHM"ne şikayet ediyorlar.

      Anlaşılan bir gerzeğin yüzünden devletimizin başı hayli ağrıyacak.

      Hani derler ya “Bir deli bir kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış” diye. Bu da onun gibi bir şey.

      Gerçi o zamanki komutanları, onun Barış harekatı sırasında mutfakta patates soyduğunu söylüyorlar; kendisi de bunu bir fantezi olarak anlattığını ifade ediyor ama nafile… Laf ağızdan çıkmış bir kere; okun yaydan çıkması gibi…

      Anlaşılan Olgaç, canlandırdığı tipin etkisinden, kendisini bir türlü soyutlayamayacak tarzda psikolojik bir durum yaşıyor.

           Anlattıklarının palavra olduğu, yüz yüz kesin. Buna rağmen farz edelim ki doğru ; “Her günah papaza anlatılmaz “ diye bir söz var; bunu nasıl düşünemiyor, hayret !