Siz Belirlemezseniz Tekeller Belirler

3 Kasım 2002 den bu yana 4 yıl 8 ay geçti. 363 milletvekili ile tek başına iktidara gelen Ak Parti, bu süreçte en yüksek oy oranına fındık bölgesinde ulaştı.

Çünkü fındık üreticisinin ve sektörün çözüm bekleyen ciddi sorunları vardı.  Sorunlardan bunalan halk, bir umutla oy verdi.

Peki fındık sektörünün ve üreticisinin sorunları çözüldü mü ?   

2844 sayılı kanuna rağmen fındık dikim alanları taban arazilerde azalmadı, artamaya devam ediyor. Yeşilırmak – Kızılırmak ve Sakarya ovaları hızla fındıklık haline dönüşüyor.

   Üretim artışı verim artışından kaynaklanmıyor. Tam tersine verimde düşüş devam ediyor.

     Miras hukuku ve medeni kanuna göre fındık bahçeleri küçülmeye ve ekonomik olmaktan çıkmaya başladı. Bahçelerin arsaya dönüşmesi devam ediyor.

    Üretim- tüketim dengesi sağlanamadı. Ne tüketilen kadar üretim yapacak, ne de ürettiği kadar tüketecek mekanizmalara oluşturulabildi.

    Sistemsizlik devam ediyor. 

   Yasası çıkmış olmasına rağmen aylardır ürün borsası kurulmadı, lisanslı depolar oluşturulamadı.

  Doğrudan gelir destekleri ile teşvik edilmesine rağmen, yıllardır çiftçi kayıt sistemi gerçekleştirilemedi. Mera ve orman kanunları, intikaller ile tapu kadastro problemi çözülmedi. 

   Arazi toplulaştırılması yapılmadı.

    Köyden kopması muhtemelen iş göçünde, nitelik ve vasıf kazandıracak eğitim çalışmaları başlatılmamıştır.    Fındıktaki arz fazlası sorunu kalıcı olarak çözülemedi. ( TMO bu sene var, seneye olmayacak )  

    FKB (Fiskobirlik) kaderine terk edildi, dönüştürülebildi. Çöküşü seyrediliyor. 

   Serbest piyasada fiyatın belirlenmesini sağlayacak şartlar oluşturulamadı.

   Sektörü finanse edecek, mali yapısını güçlendirecek kurumlar ve kaynaklar yaratılmadı. 

   Dikim alanlarını belirleyecek, rekolteyi tespit edecek, meçhulleri aydınlatacak argümanlar kullanılmadı.     

    Uygulanabilirliği olamayan, birçok lüzumsuz yasa çıktı. Hiç biri çalışmıyor.

     Hülasa, dün çok başlı bir yapı vardı. ( fındık sektöründe) tasfiye edildi. Şimdi ise sektör başsız kaldı.         

     Hedefiniz nedir? Hangi stratejileri uygulayacaksınız? Politik tercihlerinizi belirlediniz mi ? sektörü tanzim için kurguladığınız bir projeniz var mı ? 

   Maalesef yaklaşık, beş yıldır bu sorular cevapsız, bu sorunlar çözümsüz kaldı.  

    Biz 2002 de fındık fiyatını tartışıyorduk. Beş sene sonra yine fiyatı tartışıyoruz. Ancak, fiyatı oluşturan şartları hiç tartışmadık.

    Fındığa fiyat vermeyi, politika zanneden anlayış, yeni problemler yaratmaktan başka hiçbir işe yaramadı.

    Dün 1500 TL, bu gün 3000 TL, yarın ise 5000 Tl"lik fiyat, üretici maliyetini karşılamayacak.

    Şunu bir defa daha hatırlatalım, fiyat araç olabilir, ama araç olamaz. 

    Fizik kanunudur, doğa boşluk kabul etmez, siz kuralları koymaz, fındıkta piyasayı belirleyemezseniz Tekeller belirler.

 Tıpkı bu gün olduğu gibi...

Önceki ve Sonraki Yazılar