Salih Ziya CÖRÜT

Salih Ziya CÖRÜT

ATATÜRK VE TÜRKİYE

 Yıl  2008,  Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK"ün ölümünün 70. Yılı... Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşunun 85. Yılı.... Bunca geçen zamana karşın, her şey dün gibi tüm tazeliği ile belleklerimizde yer etmiş ve nesillerden nesile silsile takibi ile devam etmiştir.  

     Günümüz çağındaki tüm çekişmelere karşın, Yüce önderin “Ne Mutlu Türküm Diyene” sözü ile ifade etmek isteği şey, Dil, Din, Irk ve Mezhep ayrımı gözetmeksizin, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin her ferdinin Türk Kimliği altında birleştiği, birbirinin ayrılmaz  parçası olduğudur. “Ne mutlu Türk olana” dememiştir. Bu sözleri ile ayrımcılığa mahal vermemiştir. 

     Ulu önder, ülkemizdeki çeşitli etnik kökene mensup insanlarımızı, Türkiye Cumhuriyeti Kimliği altında birleştirmiş ve kardeşçe yaşamalarını sağlamıştır. Bu şemsiye altındaki her kesime mensup vatandaşlarımız ulusal birliğimizin ayrılmaz parçaları olmuşlardır. 

     Bugün 10 Kasım 2008, Çocukluğumdan bu yana hep aynı heyecan, aynı şevkle eksilmeyen, aksine yıllanmış şarap misali gittikçe daha da artarak güçlenen ATATÜRK sevgisinin yüreklerde perçinlenmesi ve 10 Kasım"da aynı coşkuyla anılması, ona olan vefa duygularının yansıması olsa gerek.... 

     Aziz şehitlerimizin kanları ile yoğrulan bu topraklarda Cumhuriyetimizin kazanımlarını yaşatmak her Türk Vatandaşının asli görevidir. “Türk insanı asker doğar, asker ölür” sözünde olduğu gibi,  Şüphesiz Atatürk Türkiye"sini korumak ve kollamakla görevli askerlerimiz ise bizlerin yılmaz bekçilerimizdir.  

     Atatürk, 29 Ekim 1923 Yılında Cumhuriyetin İlanı ile eski bir çağın kapanışına ve yeni bir çağın başlangıcına damgasını vurmuştur.     

     Sadece ülkemizde değil, tüm dünyanın hayranlığını kazanmış ve sözleri ile geleceğin aydınlık yarınlarını görür gibi ufkun derinliklerini kestirmesi üstün dehasının mahsulü olsa gerek.... 

     Türk milleti, Onun ilke ve inkılaplarından feyiz almamızın hazzını yaşıyorsa hepimiz ona çok şey borçluyuz.  

     Ona olan vefa borcumuzu, onun eserlerini korumak ve yaşatmakla ödemiş oluruz.   

     Türkiye Cumhuriyetinin mimarını saygıyla ve rahmetle anıyor, bizlere bahşettiği bu eşsiz eserden ötürü minnet ve şükranlarımı sunuyorum. 

                                                     Salih Ziya CÖRÜT  

Önceki ve Sonraki Yazılar