Zamanın belli başlı noktalarında belli başlı nefesler hakim oluyor.
Bugün! Bir okurun olan bitene bakış açısı karmaşıklaşıyor.

Sadece bugün mü? Her gün...

Hani hep deriz ya bugün dünün anısı diye; ama değil. Bugünlerde karmaşıklaşan o kadarçok şey var ki nereden başlanır anlatmaya bilemiyorum.

Bilemediğim gibi gündem kentimin havasına benzer şekilde aniden değişiyor.

Daha dün parti başkanları değişiyorken bugün tüm dünya ayaklanıp isyan ediyoruz. Bir nevi yangına körükle gidiyoruz.
Barışçıl yolları düşünmek yerine lanetçil sözler sarfedip duruyoruz. Peki ya sonuç? Olan olur, biten biter. Yine herkes bildiğini okur. Bize kar kalan düşüncemiz, isyanımız olur.

Bu da unutulur.

Unutulacaktırda...

Daha öncelerde olduğu gibi sadece fırsatçılık yapılacağı zaman hatırlanır. İnsanın doğasında var bu. İşie gelinen zamanda, işe yaracağı anda birden haırlanıverir. Gerginlik çıkar. Tartışmalar olur nitekim eskiye dönülür.

Bizim Atalarımız'la başlayan cümleler manşetlerde görücüye çıkar. BU böyle olmuştu. Böyle olacak. Böyle olmaya devam edecektir. Sloganımız budur. Ama biliyoruz ki
bunlara unutulur.

Bu da unutulacaktır.

Dedim size gündemimiz de kentimin havası gibi. Süregelen değişikliklere ayak uydurmaya çalııyor. Sabahları bulutlu yer yer sisli,
öğleye doğru güneş yüzünü gösterir. Öğleden sonra birde bakarsınız ki sel gidiyor. Arap kızı olup camdan bakıyorsunuz.

Bugün başkanlar değişir, yarın savaş çıkar, ertesi gün ünlü müzik grubu Metallica Türkiye'ye gelir. Bilmem kaç yıl aradan sonra.
Seviniriz.

Sonra yaz turizmi başlar.

Turistler ülkemize iyi gelir sağlar.

Biz yeni turistik yerler bulmaya çalışırız seneyede gelsinler diye...

Burası Türkiye!

Yurdum insanı ne yapacağını şaşırmış bir vaziyette insanlık nereye gidiyor söylemleriyle başa çıkmaya çalışıyor.

Hele ki bu devirde...