“OKUMAK VE YAZMAKTAN ZEVK ALDIĞIM BÜTÜN SAYFALARA”

“OKUMAK VE YAZMAKTAN ZEVK ALDIĞIM BÜTÜN SAYFALARA”

Emel Sungur 
 
 

          Haberleşme, dertleşme, konuşma, paylaşma, acıyı ve mutluluğu azaltıp çoğaltma.

Elbette bunlar bilim ve teknolojinin yanı sıra bizlere insan olduğumuzu anımsatan en önemli ihtiyaçtır.

         Haberleşmek.

         Bu ihtiyacın karşılanmasını sağlayan binlerce yol ve yöntemle bugünkü haberleşme şekilleri bulunmuş ve her geçen günde bu buluşlara bir yenisi ilave edilmektedir.

          Teknoloji zaman zaman yazılarıma da yansıdığı gibi korkutmaktadır beni. Binlerce faydanın yanında” yok edici” silahların, uygulamaların, işkence yöntemlerinin, çevre yok etme biçimlerini de HABERLEŞME kanalıyla hemen öğrenip ne yazık ki uygularız.

Bu haberleşmeye katkıda bulunmaya çalışıyorum.

           Yazmak, yazdığım haberleri dostlarımla, yoldaşlarımla, birlikte olduğuma inandığım örgütlerle paylaşmak beni mutlu ediyor. Arkadaşlarımın hangi konularda ne düşündüğünü öğreniyorum, ömür ve mücadele yolculuğumuzda neleri birlikte götürebiliriz i anlamaya çalışıyorum, dile ve yazıya vurulanlar.

          Bu haberleşme kanalıyla birbirimizi anlamaya çalışırız, ancak bir farklı cins gözüyle bakıldığında birbirimize karşı samimiyetimiz ve duyarlılıklarımızın ortaya çıkması noktasında özel gözlemlerim de var elbetteki. Bu yolun açılımında yol göstericim meydanlar ve meydanlardaki paylaşımların yanı sıra  her gün okuduğum ve duygularımı paylaştığım Internet sayfalarının satır aralarına sıkışan sözler ve sayfalara ilk bakıldığında insanın içinde hissettirdiği duygu.

            Benim dünyamı, kurmak istediğim eşitlikçi, demokrat, birlikte yaşanan her dile saygı gösteren, inanç ve kültürlerini herkesin istediği gibi yaşamasının doğruluğuna inanan (belki de uygulamada değil söylemde ve yazma noktasında olabilir.) arkadaşlarımın zaman zaman samimiyetsizliklerini görüyorum.

             Kimse ile ilgili özel bir söylem değil bu paylaştıklarım, asla isim vermeyeceğim söylemesem de sizlere karşı samimiyetsiz olduğumu düşüneceğim.Toplumda liderlik iddiası olanlar, böylesine toplumun önünü açan, topluma yön veren, yol gösteren kesimler kendi kendilerine bakıp kendileri çözsünler ne demek istediğimi; sayfalar sıralı arka arkaya, açıklamalar sıralı.

             Bu Internet teki  haber sayfaları dışında her gazete, televizyon, yönetici isimleri ve resimleri.

            Tüm bunlar içinde, (belki dürbünle arasan bulabilirsin) o resimler arasında ne yazık ki  yasaklı cins olan KADIN resmine, kadın ismine rastlamak mümkün değil bu benim resmim, Ayşe"nin resmi, Dilan"ın resmi, Berivan"ın resmi fark etmez ama bir diğer cins olması benim için fark eden.

O yok ne yazık ki.

Beni en fazla düşündüren kurmayı düşündüğümüz, herkesin mutlu olduğu ortak dünya bu koşullarda nasıl gerçekleşecek.

               Bu da ayni konuda söyleyeceğim bu gün için son sözler;

               EY ERKEKLER,BABALARIMIZ, AĞABEYLERİMİZ, AMCALARIMIZ, DAYILARIMIZ, KUZENLERİMİZ EY YOLDAŞLAR SİZLERİN BU ÜZMEZLERE SÖYLEYECEĞİNİZ HİÇBİR SÖZ,

SÖYLEYECEĞİNİZ HİÇ BİR ŞEY YOKMU.6 Kasım 2008

Emel Sungur ANKARA

        .

  • Herkes alınmasın söz muhatabına ulaşsın..

      …9 KASIM MİTİNGİ YAKLAŞIYOR ALEVİLERİN DEMOKRATİK TALEPLERİNİ SESLENDİRİŞ MİTİNGİ.

YANLARINDA OLALIM, TALEPLERİNİ TEKRARLAYALIM DAYANIŞMA AMACIYLA YANLARINDA OLALIM YÖNLENDİRME DEĞİL.

Önceki ve Sonraki Yazılar