DÜŞMANIMIN DÜŞMANI DOSTUM MUDUR?

Bir ülkenin bir şehrinin bir yerli kanalının bir söyleşi programında bir milletvekili bir ilin valisine yöneltilen eleştirileri yapanların o ülkedeki iktidar partisinin adamları olduğunu ve ihalelerden nasiplenemeyenlerin bu eleştirileri yaptırdığını söylemiş.
Sorun şu ki o valiyi o ana kadar en çok eleştiren muhalefet milletvekili de oymuş.
Çok şükür ki o vali hiçbir zaman ne o ülkedeki iktidar partisinin ne de kimsenin adamı olmamış. Doğrusunu yapmış… 
Ama herkes onun adamı olsun, kendisini desteklesin istermiş. Hiçbir analiz yapmadan, hiç kimseyle ve sivil toplum örgütleri ile paylaşmadan, olabilirliğini görmeden, dizoryant, yanlış sonuçlar doğuran, hakaret ve yalanlarla dolu, kanunlara aykırı metotlarla, proje kisvesi altında 3-5 sayfalık metinlerle ifade ettiği saçma sapan, içi boş projelerine herkesin kayıtsız ve şartsız inanmasını beklermiş. Ben yaptım oldu mantığı ile hareket edermiş. Yanlışların düzeltilmesini isteyen yapıcı eleştirileri de yıkıcı olarak algılarmış. En önemli yanlışı da buymuş. 
Ama o vali yapılan eleştirileri birilerinin yaptırdığını zannedip, eleştiri yapanların üzerinde baskı kurdurmak ve işten kovdurmak için patronlarına “sen mi yazdırıyorsun bu yazıları” diye sorup dururmuş.   
O milletvekilini o ülkede ve o ilde herkes iyi tanırmış. Hep ezilenlerin, garibanların ve muhtaçların yanında duranlardan olmuş. Dış görüntüsünün altındaki şair ruhlu yüreğinin vatan ve millet sevgisi ile dolu olduğunu da herkes bilirmiş.  
Oysa yaptığı söylem ise haksızlığa uğrayanı korumakla değil siyasetle ilgiliymiş. Düşmanımın düşmanı dostumdur demekle ilgiliymiş. Sahip çıkması siyasal menfaati ile ilgiliymiş. Oysa o valiye o şehirde herkes sahip de çıkmış ama anlaşılamamış. Hep art niyet aranmış desteklerde ve eleştirilerde.  
Siyaset de siyasetçi de işte bu olsa gerek. Bir nevi profesyonellik yani… Dün suçladığını bugün savunmak durumunda kalabilmek gibi…
Yani düşmanımın dostu düşmanım, düşmanımın düşmanı ise dostum. Öyle mi?
Demek ki benim gibiler işte bu yüzden siyasetten de siyasetçiden de hep uzak duruyor. Oysa bazıları farklı sanıyorduk. Bazıları bir duruş, içi sevgi dolu bir şair yürek sanıyorduk. Bazıları farklı olacak deniyordu. Ama kimse farklı olamıyormuş…
Bana gelince; ben düşmanımın düşmanı dostumdur diyenlerden değilim… Bilakis benim düşmanım, düşmanımın düşmanı da olsa, dostu da olsa yine benim düşmanımdır diyenlerdenim.
Çünkü benim gibiler gördüğüne inanır dedikoduya değil, denediğini bilir denemediğini değil ama hem söyleneni unutmaz hem söyleyeni bunu iyi bil.
Ve senin gibiler bu dünya da hala önemseniyor sayın vekil ama bir dost olarak, siyasetçi olarak değil.
Çünkü benim gibiler; dostum düşmanımın dostu da olsa yine benim dostumdur diyenlerdir…


Ersin Erdoğan

Önceki ve Sonraki Yazılar