Şair Ali Öztürk
ÇARPIK KENTLEŞME
Taşbaşından gülümsüyor, beyaz badanalı şirin evler
Boztepenin gerdanına inci gibi dizilmişler
Taş duvarlı bahçelerinde mandalina ağaçları,
Dallarında mandalinalar, altın gibi sapsarı.
Bu güzel bahçeler, bu şirin evler
Bilmezler ki bir gün gelecek;
Yerlerinde insafsızca yükselecek
Beton yığını sevimsiz devler
Bugün bir çok kişi,nostaljik olarak eski Ordu"yu özlemektedir. Elbete ki, kentimiz büyüyüp gelişecek o haliyle kalmayacaktı. Ancak bu büyüme, kentsel yapılaşma yönünden sağlıklı ve estetik olmalıydı. Rantiye uğruna yapılan çirkin ve çarpık kent yapılaşması sonucunda, bugün Boztepeden bakıldığında; Ordu"daki binalar; metropollerdeki mesai başlama ve bitiş saatlerinde, belediye otobüslerinde görülen, birbirine yapışmış insan yığınına gibi Hele o sahildeki eski kilisenin yanında, dev bir transatlantik gibi duran beton yığını bina, kentsel estetiğin ne kadar önemsenmediğinin en çarpıcı örneği... Artık rant uğruna, adı Güzelordu olan okula bile tahammül yok. Büyük Atatürk"ün büyüklüğünü yakışan bir sözü vardır. Dünyada her millet icraatına tahammül ettiği hükümetin mesuliyetine ortaktır Bunun gibi; bir kentin insanları da seçtikleri yerel yönetimlerin icratlarındaki sorumluluğuna ortakdırlar.
Şimdi ise.Her taraf oldu beton, sonunda düştü jeton!misali, zararın neresinden dönülürse kardır düşüncesiyle Menekşe Sokakta kalan birkaç evin restore edilmesi planlanıyormuş .
Bu olumlu bir gelişme olsa da insan, yine de o şarkının sözlerini adapte edip anımsamadan yapamıyor:
Dönülmez akşamın ufkundayız vakit çok geç
Bu son evlerdir artık hangisini seçersen seç
Bu arada, eski evlerden bir veya ikisini restore ederek turistik mekan haline getiren iş adamı sayın Ergin Karlıbel"i, bir hemşehri olarak kutluyorum.Tarihi değerlere sahip çıkarak, bir çok iş adamına örnek olmuştur.