CHP İl Başkanı Kenan Çebi, AKP hükümetince  fındığa  verilen düşük fiyat hakkında, AKP lilere , “Erkekseniz gelin bunu kamu oyu önünde tartışalım” diyor.
            Sayın Çebi"nin maksadı belli. Ancak, “Yüreğiniz yetiyorsa” diyeceğine  bir nevi ağız alışkanlığı  sonucu bu sözleri sarf etmiş. Bana göre, çağdaş bir kişi olarak bu tarz konuşmamalıydı. Çünkü benim bildiğim öyle kadınlar var ki, yüreği ve mertliği ile onlarca erkeğe bedeldir.
             Çebi"nin bu sözlerinden dolayı kadınları ikinci sınıf  insan olarak görmesi itibarıyla eleştirilmesinin biraz akla yatkın olması gerekirse de maksadının bu olmadığını anlatmaya bilmem gerek var mı ?
            Ancak, bu sözlere karşılık AKP milletvekili Enver Yılmaz"ın söylediği sözler, bir milletvekili için talihsizlikten başka bir şey değil bence…
            Burada sarf edilen erkeklik sözcüğü mecazi anlamda “Yüreğin yetmesi”sidir. Sayın Yılmaz"ın buna cevaben zürriyetten bahsetmesi ise düpedüz yakışıksız bir konuşma olmuştur.
            Evlat sahibi olmak elbetteki güzel bir şeydir.Allah herkese hayırlı evlatlar nasip etsin. Ancak bazı kişilerin çocukları olmuyorsa bu da Yüce Allah"ın takdiridir. Bunu   kusurlarıymış  gibi onların yüzlerine vurmak ise yüce dinimizce en büyük günahlardan biridir.
            Fındık için belirlenen taban fiyatı üreticiyi perişan etmiş, bunu tartışmak isteyen muhalif bir politikacıyı sen kalkmış zürriyeti yok diye suçluyorsun. Olacak şey mi bu ?
            Adama sormazlar mı mecazi manada da olsa erkeklik zürriyetle ilgili ise, yedi düvele karşı bu vatanı savunan ve sana bu gün özgürce konuşma hakkını sağlayan Gazi  Mustafa Kemal Atatürk"e ne diyeceksin ?
            Sayın Yılmaz lütfen demagojiyi bırakın; üreticinin haline bir bakın !
            Üretici inim inim inliyor. Derdini ise, kendi söylüyor;kendi dinliyor.
            Evet… Aynen şöyle diyor:
           Fındık çok velhasıl para etmiyor
           Yaptığım masrafa bile yetmiyor
           Alacaklı geldi, kovsam gitmiyor
           İneği versem de borcum bitmiyor
           Danasını da ver gideyim diyor.
           Borcumuz bini aştı esnafın sabrı taştı
           Düşünüp duruyoruz kara kış da yaklaştı
           Bizde hal mi kaldı ki zürriyetimiz olsun